Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada PKK’nın ömür boyu hapse mahkûm lideri Abdullah Öcalan’a seslendi, “örgütün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin,” dedi. 1 Ekim’deki TBMM açılışında DEM Parti milletvekilleriyle el sıkışmasının ardından barış mesajı vererek açılım tartışmaları başlatan Bahçeli, 15 Ekim’de MHP grup toplantısında yaptığı konuşmada PKK
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan yeni Anayasa yoluyla yeniden Cumhurbaşkanlığı seçimine aday olmak için yeni bir Kürt açılımına ek olarak başka açılımların da yolda olduğuna dair işaretler gelmeye başladı. Buna Heybeliada Ruhban Okulunun açılması ve Fener Rum Patriği Bartolomeo’nun Ekümenik Patrik olarak tanınması da eklenirse -ya da ekleniyormuş gibi yapılırsa- şaşırmayacağım. Cumhurbaşkanı Hukuk Başdanışmanı Mehmet Uçum’un DEM
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Başdanışmanı Mehmet Uçum’un “Devlet çözüm almadığı süreci tekrarlamaz” dediği gün derin Kürt ve Amerikan kaynaklarına sahip gazeteci Amberin Zaman, Al-Monitor haber sitesinde ilginç bir iddia ortaya attı. Üç ayrı kaynaktan doğruladığını söylediği habere göre hükümet, İmralı Cezaevindeki PKK kurucu lideri Abdullah Öcalan ile Irak’ın Kandil dağlarında üslenen mevcut PKK liderliğini görüştürmüş, silah bırakmalarını
Türkiye-ABD ilişkilerinde artan trafik konusunda görüştüğüm bir devlet yetkilisi “Bütün konularda görüş alışverişi yapıyoruz” dedi, “Ama ABD seçimlerine dek ABD ile herhangi bir görüşmeden sonuç beklememek gerek.” Dünya siyasetinin adeta kilitlendiği 5 Kasım başkanlık seçimlerinin son yıllarda sert iniş çıkışlarla (daha çok inişlerle) dolu Türkiye-ABD ilişkilerinde de bütün karar alma süreçlerini dondurması doğal. Temas trafiğinin
Bütün aile değil, bütün köy işbirliği yapmış küçük Narin Güran’ın cinayetini örtbas etmek için. Narin’in küçük bedenine ne kadar sır sığmış? Ne kötü ne kanlı sırlar ki sadece ailesi değil, bütün köy seferber olmuş örtbas etmek için. Kötülüğün vücut bulmuş hali gibiler. Birileri bundan Kürt düşmanlığı, ya da din düşmanlığı çıkarmak istiyor. Oysa olayın ilk
ABD’de 5 Kasım’daki başkanlık seçimlerini Donald Trump ya da Kamala Harris kazansa Türkiye için neyin değişeceği sorusuna çoğunuzun “Hiçbir şey” dediğini duyar gibiyim. Pek öyle değil ama anlamak için Türkiye-ABD ilişkilerinde bugün yaşanan sorunların hangilerinin hangi başkanın yönetiminde -hadi çözüleceğine demeyelim- “normalleşeceğine” bakmamız gerekir. Sorunları sıralamadan önce Türkiye-ABD ikili ilişkilerinde değil ama akut, güncel siyasi-ideolojik
Türkiye ve Irak 15 Ağustos’ta “Terörle Mücadele Mutabakat Zaptı” imzaladı. Tam da PKK militanlarının Irak topraklarından gelerek Eruh ve Şemdinli baskınlarıyla Türkiye’ye karşı silahlı mücadeleye başlamalarının 40’ıncı yıldönümünde, simgesel yönü ağır imzaları Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Iraklı mevkidaşı Fuad Hüseyin attı. Ama hükümetin yıllardır üzerinde çalıştığı bu anlaşma kamuoyuna Irak’a vize serbestisi yönüyle yansıdı









