Salgın karşısındaki halimiz büyük üstad Alfred Hitchcock’un “Kuşlar” filminin son sahnesindeki gibi. Anlaşılamayan bir nedenle bir kasabada sayıları giderek artan ve saldırganlaşan kuşlar, sürüler halinde insanlara doğrudan saldırarak, ya da insanların bazı tedbirsizliklerini kullanıp, örneğin kasabanın ortasındaki benzin deposunda yangın çıkararak kasabayı cehenneme çevirmektedir. Bir ara görece bir yatışmayı fırsat bilip, her şeyi geride bırakarak
Hayatımızın COVID-19 ile geçen iki ayının sonunda bir değerlendirme yapalım:Türkiye, ilk vaka görüldüğü anda kısmi karantinaya başlayıp zaman içerisinde tedbirlerin artırıldığı karma bir uygulama benimsedi. Mart ortasından itibaren uzaktan eğitime geçilirken işyerleri de mümkün mertebe uzaktan üretime teşvik edildi. Nüfusun yüzde 40’ını oluşturan 65 yaş üstü ve 20 yaş altı nüfus için tam karantina uygulandı.
Hong Kong Doğu Asya bölgesinde COVID-19 salgınına karşı en başarılı mücadele veren kentler arasında gösteriliyor. 7.4 milyon nüfuslu kentte geçtiğimiz hafta itibariyle vaka sayısı 1,056; iyileşen hasta sayısı 1,026; ölüm sayısı 4. Rakamların ortaya koyduğu başarıya rağmen kent önlemleri gevşetme konusunda temkinli davranıyor. Zira tüm dünyada olduğu gibi Hong Kong’da da bilim insanları durumun hala
Dünya Sağlık Örgütü Direktörü, gözardı edilemeyecek kritik bir uyarı yaptı: “COVID-19 ancak ve sadece birleşik bir küresel çabayla mağlup edilebilir.” Aşı bulunmadığı sürece, bir kişide görülen virüs, dünyanın geri kalan kısmını riske sokacak; en çok da azgelişmiş ülkelere zarar verecek ve yıkıcı sonuçlara yol açacak. Nitekim virüsün yarattığı krizin, özellikle azgelişmiş ülkelerde sivil huzursuzluk ve
Kadir Has Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren Türkiye Çalışmaları Grubu tarafından yürütülen “Koronavirüs Kamuoyu Algıları” araştırması, halkın yüzde 73,3’ünün Koronavirüs yüzünden endişeli olduğunu ortaya koydu. Aynı araştırmaya göre, gençler virüs salgınına dair biyolojik silah komplo teorilerine daha yatkınken, daha yaşlı kesimlerde uhrevi sebeplere inanma eğilimi daha yüksek. Araştırma sonuçlarına göre, Türk halkının yüzde 41,3’ü Koronavirüs’ün “Çinlilerin
Sağlık Bakanlığı verilerine göre 5 Nisan itibarıyla Türkiye’de koronavirüs nedeniyle ölen insan sayısı 574’e, test yapılarak hastalık saptananların sayısıysa 27 bin 69’a yükseldi. Bilim Kurulunun taleplerine karşın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AK Parti hükümeti, şehirlerarası seyahatleri kısıtlamakla birlikte henüz şehir içlerinde yaş sınırları dışında zorlayıcı önlem getirmedi.Covid-19 salgınının başından bu yana CHP ve CHP lideri
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 3 Nisan akşamı Korona/Covid-19 salgınına karşı önlemleri açıklarken kendisi hakkında söylediği sözlere “Cevap vermeyeceğini” söyledi. YetkinReport’un sorusu üzerine konuşan CHP lideri, “Bana istediği her şeyi söyleyebilir, cevap vermeyeceğim. Türkiye’nin bu tartışmalarla kaybedecek zamanı yok” dedi.Kılıçdaroğlu’nun, Erdoğan’a cevap vermeme gerekçelerini de açıkladığı sözler şöyle:“Türkiye bugün büyük bir travma, büyük
İYİ Parti lideri Merak Akşener, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Covid-19 salgını nedeniyle bağış kampanyası açması ve burada 550 milyon lira toplandığının açıklanmasını eleştirerek “Devletin vatandaşına harcayacağı 550 milyon lirası yok mu?” diye sordu. YetkinReport’a yaptığı açıklamalarda, Erdoğan’ın İtalya’ya, İspanya’ya yardım gönderdiğini hatırlatan Akşener, “Ama bu iki ülkenin hükümetleri kendi vatandaşına IBAN gönderip yardım toplamıyor. Yeni Cami’de
Salgın kuşkusuz tıbbi bir tablodur. Ve başta koruyucu-önleyici sağlığın gerekleri yerine getirilerek, yayılması engellenerek mücadelede başarılı olunabilir. Ancak hem bilimsel veriler hem de dünya deneyimleri göstermektedir ki Covid-19 salgını sadece tıbbi tablo olarak yaşanmamakta; ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasal olarak hayatın her boyutunu sarsmaktadır. Covid-19 salgınından sağlık açısından en çok etkilenenler 65 yaş üstü insanlar
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın 1 Nisan’daki sözleri büyüyen tehlikeyi gözlerimiz önüne bütün açıklığıyla serdi aslında. Bir gün önce, 31 Mart’ta 36 olarak açıklanan ölüm sayısı 1 Nisan’da 63’e, neredeyse iki katına yükselmişti. İlk defa hastalığın görüldüğü şehirler açıklandı. 15 bin 679 hastadan 8,852’si, Bakanın ifadesiyle yüzde 60’ı İstanbul’da. 277 vefatın da 117’si, yüzde 40 kadarı.Yani,