Zam yağmuru sonunda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hükümetinin ekonomi dünyasındaki en büyük destekçisi sayılan TOBB başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nu bile isyan ettirdi. Sanayide kullanılan doğalgaza 1 kasımda %48,8 zam yapılmasının “üretim maliyetlerini ve enflasyonu artıracağını” söyledi. Bu kadarını söylemesi dahi zor olmuştur ve muhtemelen Erdoğan’ı kızdırmıştır ama Odalar Birliği tabanında yükselen basıncı gösteriyor. Nitekim bu konularda daha
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan on batılı ülke büyükelçisinin istenmeyen kişi ilan edilip Türkiye’den gönderilmesi için Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na talimat verdiğini söyledi. Erdoğan, büyükelçilerin Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını istemesini Türkiye’nin iç işlerine müdahale sayan Erdoğan “Burası Türkiye, kabile devleti değil” dedi. Erdoğan’ın istenmeyen kişi ilan edilmesini istediği büyükelçiler listesinde ABD, Almanya, Fransa, Hollanda, Danimarka, İsveç, Norveç,
Türk Silahlı Kuvvetlerinin yeni bir sınır ötesi harekâtının daha işaretleri verilirken, Suriye’de giderek derinleşen krizin Türkiye için maliyeti her geçen gün artıyor. Sorunun çözümü konusunda ise ufukta bir ümit ışığı gözükmüyor. Bundan birkaç yıl önce okuduğum bir BM raporunda, Suriye’nin, iç savaş öncesindeki fert başına milli gelir seviyesine ulaşabilmesi için, ülkede yeniden barış sağlanmasından itibaren
Türk lirası 11 Ekim akşam saatlerinde tarihinin en değersiz düzeye düştü: 1 ABD doları 9 lira oldu. Ne 2001 mali krizinin yaşandığı sırada ne de 1970’lerin kırılgan koalisyonlar döneminde liranın değeri bu kadar düşmüştü.İktisatçılar bu rekor değer kaybını Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki sunumuna bağladı. Kavcıoğlu, döviz kurundaki yükselişin faizi
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan son on gün zarfında önce zoraki müttefikini, sonra da zoraki dostunu ziyaret etti. Ancak, ne zoraki müttefikinden ne zoraki dostundan istediklerini alabildi. Önce, BM Genel Kurul toplantısına katılmak üzere geçen hafta New York’a gitti. Ancak, asıl amacı ABD Başkanı Joe Biden ile görüşebilmekti.Böylece, Biden ile 14 Haziran’da Brüksel’de gerçekleştirdiği görüşmeyle kurmayı başardığı
Türkiye Covid-19 salgınıyla değişimi hızlanan siyasi dengeler içinde ABD ile yeni bir anlaşma zemini arıyor; en azından Ankara’nın verdiği sinyaller o yönde.ABD ile “daha eşit” bir ortaklık için bir süredir Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’dan gelen sinyaller, son olarak Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın ifadeleriyle somutlaşmaya başladı.İlginç olan bu işaretlerin Rusya ile
ABD Savunma bakanlığı Afganistan’dan ayrılan son Amerikalının fotoğrafını yayınladı. 30 Ağustos gecesi Kabil’den ayrılan ABD askeri uçağına binen bir askerin, tam karartma altında gece görüş cihazıyla çekilmiş fotoğrafıydı bu. Aralarında -önceki Ankara Büyükelçilerinden Ross Wilson’un da bulunduğu- asker ve sivil bütün Amerikalıları da Katar, Doha’ya kalkan C-17 nakliye uçağına bindirdikten sonra, en son kendisi binan
Arizona eski Senatörü Jeff Flake, ABD Başkanı Joe Biden tarafından Ankara Büyükelçiliğine aday gösterildi. Adaylığı, Senato tarafından onaylandığı takdirde, ABD’nin şimdiki Türkiye Büyükelçisi David Satterfield’tan görevi devralacak. Böylece, Türkiye’nin ABD’ye siyasi kökenli Murat Mercan’ı büyükelçi atamasından sonra. ABD’de, Türkiye’ye siyasi büyükelçi atamış olacak.Jeff Flake, Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin hayli gergin olduğu bir dönemde, zorlu
Türkiye’nin siyasi ve ekonomik gündemi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden ile 14 Haziran’daki NATO zirvesi çerçevesinde yapacağı görüşmeye kilitlenmiş durumda. Bu görüşme sadece son yıllarda ciddi krizlerle sınanan Türkiye-ABD ilişkilerinin geleceği açısından önemli olmakla kalmıyor. Nitekim, Erdoğan’ın 13-14 Haziran Brüksel seferinde NATO zirvesi ve Biden görüşmesi dışında önemli ikili temasları da var. Almanya