Almanya’nın milli havayolu şirketi Lufthansa’nın ABD uçak imalatçısı Boeing ile 9 milyar dolar tutarında 100 uçak, Airbus ile de 60 uçak alımı için anlaşma imzaladığı 19 Aralık’ta duyuruldu. Bundan 4 gün önce, 15 Aralık’ta da Türk Hava Yollarının (THY) şimdiye kadarki en büyük uçak alım anlaşmasını Avrupa Birliği (AB) uçak imalatçısı Airbus ile imzaladığı açıklanmıştı.
ABD Dışişleri bakanı Antony Blinken 17 Aralık Pazar günü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ı telefonla arayarak Türkiye’nin İsveç’in NATO üyeliğini onaylaması konusunda kararını beklediklerini söyledi. Diplomatik kaynaklara göre Fidan da Blinken’a ABD’nin İsrail üzerindeki nüfuzunu kullanarak Gazze’ye durdurup kalıcı ateşkese yanaşmasını sağlaması çağrısında bulundu. Aynı kaynaklar görüşmede Türkiye’nin ABD’den F-16 savaş uçağı alım talebinin de ele
Artık biliyorsunuz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ara sıra “X” hesabını sadece İngilizce mesaj vermekte kullanıyor. Böylelikle Şimşek’in o mesajları Türk kamuoyundan, seçmeninden çok dışarıya, dış siyaset ve ekonomi çevrelerine vermeyi amaçladığını anlıyoruz. Şimşek’in 30 Kasım akşamüzeri, TRT Canlı yayınına katılmadan hemen önce X hesabından yaptığı yayını da böyle okumak gerekiyor. Doğrusu Şimşek yabancı
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan TBMM’ye 2024’ün de zor geçeceğini söylemişti. Türk dış politikasındaki mevcut sorunlara İran da eklenmiş olabilir. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 11 Kasım’da Riyad’daki İslam ülkeleri ortak zirvesi dönüşünde İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin 28 Kasım’da Türkiye’ye geleceğini, Gazze Krizi üzerine birlikte nelerin yapılabileceğini konuşacaklarını söylemişti. Ancak 28 Kasım’da Reisi gelmedi. Gelmeyişi üzerine ne Tahran
İsrail ve Hamas arasında Gazze’de 4 gün sürecek bir ateşkes, rehine takası ve insani yardım ulaştırılması anlaşması 22 Kasım’ın ilk saatlerinde ilan edildi. Böylece 7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e saldırıp çoğu sivil 1200 kişiyi öldürmesiyle başlayan ve İsrail’in o tarihten bu yana Gazze’ye ateş yağdırıp çoğu sivil 13 bin kişiyi öldürmesiyle 45 gündür devam eden krize
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Orta Doğu ve Asya temasları çerçevesinde 6 Kasım’da Ankara’ya gelen ABD Dışişleri Bakanı Blinken ile bir araya geldi. Fidan, Gazze’de acilen tam ateşkes ilan edilmesi gerektiğini vurgularken tarafların insani yardım ulaştırılması konusunda görüş birliğinde oldukları aktarıldı. Yaklaşık iki saat 20 dakika süren görüşmenin ardından basın açıklaması yapılmadı. Diplomatik kaynaklardan verilen bilgiye
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Filistinli Hamas örgütünü “bir terör örgütü olarak değil, kurtuluş gurubu” olarak gördüğünü söyledi. 25 Ekim’de AK Parti TBMM Grubuna hitabını neredeyse tamamen Gazze Krizine ayıran Erdoğan şöyle konuştu: • “Savaş uçaklarıyla gece gündüz şehirleri bombalayan, binalarıyla sokakları ateşe boğan, tanklarıyla silahlarıyla saldırıyı gerçekleştiren başka ülke bulamazsınız. İsrail ve dünyaya sesleniyorum. Ey İsrail!
Türkiye’nin Hamas’ın siyasi temsilcilerinden İsrail’e saldırı düzenlediği 7 Ekim günü ülkeyi terk etmelerini istediği haberi Ankara’da rahatsızlığa yol açtı. Haber ilk olarak 22 Ekim’de Washington merkezli olarak Orta Doğu ağırlıklı haberler yayınlayan Al Monitor internet sitesinde gazeteci Fehim Taştekin imzasıyla çıktı. YetkinReport’un başvuduğu ve isminin açıklanmasını istemeyen kaynaklar haberi doğruladı. Buna göre Hamas’ın İsrail’e düzenlediği
Gazze Krizi sadece uluslararası politikadaki dengeleri ve Türkiye’nin planlarını değil iç politikadaki dengeleri, partiler arası saflaşmaları da değiştiriyor. Bundan birkaç hafta önce birisi MHP lideri Devlet Bahçeli ile Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu’nun görüşüp aynı slogan altında saflaşacağını söylese ciddiye alınmazdı. Şimdi “Mehmetçik Gazze’ye” sloganı etrafında birleşiyorlar. Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu da o safta.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın 18 Ekim’de Cidde’de toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İcra Komitesi toplantısında yaptığı konuşmada İsrail’e yönelik belki de mevcut koşullarda dostane dahi sayılabilecek bir cümle kullandı: “İsrail, Filistinlilerle barış yapmadan daha geniş bölgesel planların kendisine arzu ettiği güvenliği getirmediğini ve getirmeyeceğini anlamalıdır.” Bu cümledeki “daha geniş bölgesel planlar” ifadesi önemli. İsrail’in son