Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD’nin Suriye’de bir Kürt “devletimsi” yapı oluşturduğunu söyledi. 26 Eylül’de Moskova’da Tunus Dışişleri Bakanı Nebil Ammar ile düzenlediği ortak basın toplantısında konuşan Lavrov, ABD’nin Fırat’ın doğusunda oluşturduğu bu yarı-devlet (İngilizcesiyle “quasi-state”) yoluyla Suriye “petrol ve tahılını kaçırdığını” da sözlerine ekledi. Rusya, Türkiye ve İran’ın Suriye konusunda yürüttüğü Astana süreci üzerine
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a seçimi kazandıktan sonra bir haller oldu. Önce “bu kardeşiniz başta oldukça” olmaz dediği faizler yükselmeye başladı. Sonra toz kondurmadığı KKM buluşundan döndü. Hindistan’daki, G20 Zirvesinde ABD Başkanı Joe Biden ile görüşüp yurda -yine- F-16 çözüldü çözülecek müjdesiyle dönme ümidi, bir de baktık Mısır Cumhurbaşkanı Abdül Fettah Sisi ile ikili görüşme haberinin gölgesinde
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 4 Eylül’de Rusya’nın Soçi kentinde bir araya geldi. Rus Sanatoryum’da yapıldığı belirtilen toplantı öncesi kısa bir basın açıklaması yapan Erdoğan ve Putin’in gündeminde Rusya’nın Temmuz ayında geri çekildiği Karadeniz tahıl mutabakatının yanı sıra ekonomik ilişkiler ve Suriye var. Tahıl Koridoru ile ilgili konuşan Erdoğan “İnanıyorum
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın 31 Ağustos 1 Eylül temaslarında sadece Rus karşıtı Sergey Lavrov değil Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ile de görüşmüş olması önemliydi. Birazdan ayrıntısına gireceğim ama Rusya’nın Ukrayna tahıl anlaşmasına dönüşü için henüz somut sonuç alınmadı; nitekim Şoygu anca talepleri karşılanırsa anlaşmaya devam edeceklerini söyledi. Ancak Fidan’ın Moskova temaslarında 4 Eylül’de Soçi’de
İnsanların öldürülüp şehirlerin yerle bir edildiği, ülkelerin mahvolduğu savaşlar üzerine emperyalist bakışı büyün çıplaklığıyla orta koyan en samimi ve en ahlaksız itirafın sahibi ABD’li bir siyasetçi. Ama önce sahneyi kuralım. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan 31 Ağustos’ta Moskova’da Rus karşıtı Sergey Lavrov’la görüştü. Sadece tahıl anlaşması değil, Suriye’den Kafkaslara dek geniş bir yelpazede konuştukları anlaşılıyor. Kararı
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 20 Ağustos’ta günübirlik Macaristan seyahatine çıkmadan önce Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), pazar günü olmasına rağmen Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasının sonunun gelmekte olduğunu açıklamıştı. KKM’nin devlet kasasına ve bankada KKM’den yararlanacak kadar parası olmayan vatandaşın kesesine yükü taşınamaz boyutlara çıkıyordu. Aslında doğrudan politika faizini 2-3 puandan daha fazla arttırılması
‘Dış politika’ dönüşüme açıktır, fakat doğası gereği ani dönüşlere, keskin, riski yüksek ve maceracı virajlara yatkın bir şey değildir. Dış politikanın yapısal hedefleri ve çerçevesi bellidir. Günden güne değişmez. O halde, belki de Türkiye bakımından ‘dış politika’ yerine ‘dış ilişkiler’ dememiz daha doğru olacaktır. İkisi arasındaki fark nedir? Birincisi, ilkelerden ve değerlerden beslenir, uzun vadeli
“Genelkurmay Başkanının kim olduğunu biliyor musunuz?” diye sorduğumda eminim hâlâ “Bilmiyoruz, çünkü artık bir önemi yok. Vesayet bitti” diye yanıtlayanlar olacaktır. Oysa benim sorum her türlü soyutlamadan arınmış, somut bir soru. Çünkü şu anda Türk Silahlı Kuvvetlerinin üst kademelerinde daha önce benzeri görülmemiş bir belirsizlik yaşanıyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 28 Mayıs seçimini kazandıktan sonra 3
Bugün, 2 Temmuz 2023, Sivas katliamının 30’uncu yılı. Otuz yıl önce bugün Sivas’a Pir Sultan Abdal Şenlikleri için gelip Madımak Oteline yerleşen 33 sanatçı ve kanaat önderi ve 2 otel çalışanı, “Kahrolsun laiklik”, “Yaşasın şeriat” ve benzeri sloganlarla oteli ateşe veren saldırganlarca öldürüldü. Aralarında iki arkadaşım, Yarın dergisinde şiirlerini bastığımız Behçet Aysan ve karikatürist Asaf