İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun gerçek yüzünü 2006’da yüz yüze gördüğüm tarih 12 Temmuz’du. O gün İsrail orduları Lübnan’a girmişti; Hizbullah’ın sınır bölgesinde 8 İsrail askerini öldürmesi, ikisini de rehin alması üzerine başlamıştı operasyon. Ben 10 Avrupa ülkesinden 10 gazeteciyi kapsayan bir basın turu için İsrail’deydim. O gün Likud lideri Netanyahu ile toplu söyleşimiz vardı. Likud
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail ile Hamas arasında süren çatışmalarda sivillerin hedef alınmasına “açıkça karşı çıktığını” belirterek İsrail’i sert sözlerle eleştirdi. 11 Ekim’de AK Parti grup toplantısında konuşan Erdoğan, “Bizim hem kendi terörle mücadelemizde hem de bölgemizdeki savaş ve çatışmalardaki tavrımız gayet açıktır. Sivil yerleştimleri hedef alan hiçbir saldırıyı doğru bulmuyoruz,” dedi. Erdoğan, “Savaşın da
Dâvut ve Câlut’un hikayesi üç kutsal kitapta, sırasıyla Tevrat, İncil ve Kuran’da yer alır. Câlut, o devirde Filistinlilerin yenilmez savaşçısıdır, her türlü zırh ve silaha sahiptir. Dâvut ise abilerinin aksine çelimsizliği nedeniyle askere dahi alınmayan genç çoban. Zalim Câlut’a o meydan okur; elinde silah namına sadece bir sapan vardır. Çelimsiz çoban o sapanla zalim devi
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 9 Ekim’deki kabine toplantısına ara vererek iki önemli görüşme yaptı. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve İsrail Cumhurbaşkanı Izak Herzog’la Hamas’ın 7 Ekim İsrail’e saldırısı ve sonrasında İsrail’in Gazze’ye başlattığı operasyon üzerine konuştu. Her ikisine de sivil ölümlerden duyduğu üzüntüyü aktardı. Görüşmelerin ardından yapılan açıklamada Erdoğan’ın ilk defa Filistinli militanların İsrail’deki sivillere
Ankara’da siyaset-mafya ilişkilerini de kapsayan soruşturmalarda yeni gelişmeler var. Gelişmeler hem Ülkü Ocakları önceki Başkanı Sinan Ateş cinayeti soruşturması hem de MHP lideri Devlet Bahçeli’nin önceki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun adının karıştırılmasına tepki gösterdiği Ayhan Bora Kaplan suç örgütü soruşturmasının yargı ve polisteki bağlantılarını ilgilendiriyor. T24’ten Asuman Aranca’nın haberine göre, 30 Aralık 2022’de Ankara’da öldürülen
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 9 Ekim’de İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ı arayarak sivillere yönelik saldırıların derhal durdurulmasını istedi. 9 Ekim’de toplanan Cumhurbaşkanlığı kabinesinin ardından konuşan Erdoğan, İsrail’in Gazze dahil Filistin topraklarına yönelik bombardımanını, Filistinlilerin de İsrail’de sivillere yönelik tacizlerini durdurmasını talep etti. Erdoğan, gerek İsrail gerekse Filistinlilerin sivilleri hedef almasını onaylamadığını
Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e saldırısının gölgesinde kaldı ama hafta sonu siyaset sahnesinde iki önemli kongre vardı. Yine 7 Ekim’deki AK Parti Olağanüstü Kongresi ve 8 Ekim’deki CHP İstanbul İl Kongresi. AK Parti ve CHP kongreleri 14-28 Mayıs 2023 seçimleri ardından değişim, dönüşüm tartışmaları atmosferinde yapıldı. Seçimi kazanmasına rağmen AK Parti’de olağanüstü kongre isteyen Cumhurbaşkanı Tayyip
7 Ekim sabahı Hamas’ın İsrail’e şok saldırısı ile başlayan gelişmeler, 5 Ekim’de bir Türk insansız hava aracının (SİHA) ABD hava kuvvetlerine ait bir F-16 savaş uçağı tarafından düşürülmesini gündemde geri plana itti. Dış politikayı takip eden birkaç köşe yazarı haricinde kimsenin fazla ilgi göstermediği aslında manşetlere çekilebilecek bu vahim olay da unutuldu gitti. Oysa 5
Hamas’ın 7 Ekim sabahı İsrail’e saldırısında öldürülenlerin sayısı 8 Ekim sabah saatlerinde 300 “kadar” İsrailli ve 300 “kadar” Filistinliye ulaşmıştı. İsrail’in bazı kasabalarında Gazze şeridinden sızan Hamas militanlarıyla İsrail asker ve polisi arasında çatışmalar devam ediyordu. ABD desteğiyle dünyanın en gelişmiş savaş teknolojisine ve Mossad ve Şin Bet gibi istihbarat ağlarının desteğindeki İsrail ordusu gafil
Almanya Federal İçişleri ve Yurt Bakanı Nancy Faeser, geçtiğimiz gün Hürriyet Gazetesi’ne verdiği mülakatta Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki göç anlaşmasının yenilenmesi gerektiğini söyledi. Faeser, AB’nin Türkiye’ye daha fazla mali destek verebileceğini ifade ederken, Türkiye’den de “sorumluluklarını sürdürmesini” beklediklerini dile getirdi. Bu açıklamanın yapıldığı gün AB üye ülke temsilcileri Ortak Avrupa Göç Sistemi’nin yeni maddeleri