Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin ilk bor karbür üretim tesisi açılışında yaptığı konuşmanın ardından pek çok medya kuruluşu Erdoğan’ın konuşmasında kullanmadığı cümleyi haber sitesinde manşete taşıdı. 10Haber.net sitesinin “Bir Medya Komedisi” başlığı ile verdiği habere göre, Erdoğan’ın 19 Mart’ta Bandırma Eti Maden Bor Karbür Üretim Tesisi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmasında yer vermediği “Dünyada söz sahibi ülkeler
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İzmir Planlama Ajansı (İZPA) tarafından düzenlenen “İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi” 15 Mart günü İzmir’de başladı. Kongre 21 Mart’a kadar devam edecek. [1] “Yeniliğe Davet” başlığıyla yapılan İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin 19 Mart’taki beşinci gününde Yüksek İstişare Kurulu üçüncü ve son kez toplanarak 21 Mart’ta tüm Türkiye ve dünyaya duyurulacak sonuç bildirgesinin
Seçimlerde ibrenin bu hafta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’dan yana dönme ihtimali güçleniyor. Bunun birkaç işareti son birkaç günde ortaya çıkmaya başladı. Anketlerden söz etmiyorum. Hâlâ “Ankete inanma ama anketsiz kalma” aşamasındayım. İbrenin Kılıçdaroğlu’na dönme ihtimali İbrenin Kılıçdaroğlu’dan yana dönme ihtimali en fazla HDP öncülüğünde kurulan Emek ve Özgürlük İttifakının Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakına vereceği destek
Amerikan bankası Silicon Valley Bank’in geçen hafta batmasının ardından piyasalarda yaşanan güvensizlik, yatırım stratejileri ve müşterileri sebebiyle uzun süredir eleştirilere hedef olan İsviçre Bankası Credit Suisse’i de batmanın eşiğine getirdi. Ardarda gelen bu çöküşler yeni bir küresel kriz endişesini alevlendirerek finansal piyasalarda paniğe sebep oldu. ABD Başkanı Joe Biden Silicon Valley Bank’teki bütün hesapların federal
Özlem Zengin ve Türkan Elçi son günlerde duruşları nedeniyle, kendi sosyal ve siyasi çevreleri tarafından sosyal medyada linç girişimine hedef olan iki kadın siyasetçi. İki ayrı mahalleden, iki ayrı nedenle ama neredeyse aynı sözcük ve ithamlarla sosyal linç girişimiyle karşı karşıyalar ve savunmaları da neredeyse aynı. İkisi de eleştirilmekten değil, kendilerine yönelik eleştirilerin hakaret ve
Hatırlarsınız eminim: 9 Eylül 2009 günü, 8 kadın işçi, evleri ile vedalaşarak yola çıktılar. Özlem, Naciye, Bircan, Nebahat, Altun, Nuriye, Güldane ve Fikriye… Yük taşımak için üretilen ancak personel servisine dönüştürülen minibüste cam yoktu. Tehlikeyi farkedemediler bile. İstanbul’u aniden etkisi altına alan yağmur ve ardından oluşan sel felaketi bu kadınların da canavarı oldu. Diğer 30’u
Tam bir asır önce yaklaşık bu günlerde İzmir’de heyecanlı bir telaş vardı. Gazi Mustafa Kemal’in düzenlediği İzmir İktisat Kongresi toplanıyordu. Kongrede çiftçi, işçi, tüccar el ele henüz kurulmamış Türkiye Cumhuriyeti’nin yol haritası çizecekti. Atatürk’ün bizzat kendisi tarafından konan hedef netti: “Gerçek bağımsızlık ancak ekonomik bağımsızlıktan geçer!” Atatürk tam yüzyıl önce Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından aylar önce
Uluslararası Ceza Mahkemesi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında Ukrayna savaşında çocukların kaçırılması ve sınır dışı edilmesinde cezai sorumluluğu olduğunu söyleyerek savaş suçu işlediği gerekçesiyle tutuklama emri çıkardı. Mahkeme 17 Mart’ta yaptığı açıklamada “Putin’in, Ukrayna’nın işgal altındaki bölgelerinden Rusya Federasyonu’na nüfusun (çocukların) yasadışı sınır dışı edilmesi ve nüfusun (çocukların) yasadışı transferi savaş suçlarından sorumlu olduğu
Altılı Masa’nın parçası olan Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, AK Parti hükümetlerindeki bakanlığı döneminde yapılan elektrik ve doğal gaz özelleştirmeleri ile ilgili pişmanlığını ifade ederek “bugünkü aklımız olsa bunları özelleştirmezdik,” dedi. Babacan, 14 Mart’ta T100 televizyonunda yayınlanan televizyon programında, AK Parti yönetiminin bir parçası olarak Ekonomi Bakanlığını yürüttüğü dönemde yapılan özelleştirmelerle
“Kılıçdaroğlu aday gösterilince rahatladık” diyor AK Parti’nin önemli bir yetkilisi; Meclis kulisinde sohbet ediyoruz, “En azından bizim tabandan seçmen cezbedemez diye düşündük; başka adaylar cezbedebilirdi. Ancak bu durum bizim arkadaşların “Nasıl olsa kazandık” rehavetine kapılmasına yol açıyor.” “Çünkü diyor” AK Partili kaynağım; “Seçimin aslında Tayyip Bey ile Kemal Bey arasında geçmeyeceğini, Cumhurbaşkanımızı isteyenlerle istemeyenler arasında









