Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Orta Doğu ve Asya temasları çerçevesinde 6 Kasım’da Ankara’ya gelen ABD Dışişleri Bakanı Blinken ile bir araya geldi. Fidan, Gazze’de acilen tam ateşkes ilan edilmesi gerektiğini vurgularken tarafların insani yardım ulaştırılması konusunda görüş birliğinde oldukları aktarıldı. Yaklaşık iki saat 20 dakika süren görüşmenin ardından basın açıklaması yapılmadı. Diplomatik kaynaklardan verilen bilgiye
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Filistinli Hamas örgütünü “bir terör örgütü olarak değil, kurtuluş gurubu” olarak gördüğünü söyledi. 25 Ekim’de AK Parti TBMM Grubuna hitabını neredeyse tamamen Gazze Krizine ayıran Erdoğan şöyle konuştu: • “Savaş uçaklarıyla gece gündüz şehirleri bombalayan, binalarıyla sokakları ateşe boğan, tanklarıyla silahlarıyla saldırıyı gerçekleştiren başka ülke bulamazsınız. İsrail ve dünyaya sesleniyorum. Ey İsrail!
Türkiye’nin Hamas’ın siyasi temsilcilerinden İsrail’e saldırı düzenlediği 7 Ekim günü ülkeyi terk etmelerini istediği haberi Ankara’da rahatsızlığa yol açtı. Haber ilk olarak 22 Ekim’de Washington merkezli olarak Orta Doğu ağırlıklı haberler yayınlayan Al Monitor internet sitesinde gazeteci Fehim Taştekin imzasıyla çıktı. YetkinReport’un başvuduğu ve isminin açıklanmasını istemeyen kaynaklar haberi doğruladı. Buna göre Hamas’ın İsrail’e düzenlediği
Gazze Krizi sadece uluslararası politikadaki dengeleri ve Türkiye’nin planlarını değil iç politikadaki dengeleri, partiler arası saflaşmaları da değiştiriyor. Bundan birkaç hafta önce birisi MHP lideri Devlet Bahçeli ile Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu’nun görüşüp aynı slogan altında saflaşacağını söylese ciddiye alınmazdı. Şimdi “Mehmetçik Gazze’ye” sloganı etrafında birleşiyorlar. Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu da o safta.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın 18 Ekim’de Cidde’de toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İcra Komitesi toplantısında yaptığı konuşmada İsrail’e yönelik belki de mevcut koşullarda dostane dahi sayılabilecek bir cümle kullandı: “İsrail, Filistinlilerle barış yapmadan daha geniş bölgesel planların kendisine arzu ettiği güvenliği getirmediğini ve getirmeyeceğini anlamalıdır.” Bu cümledeki “daha geniş bölgesel planlar” ifadesi önemli. İsrail’in son
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın 16 Ekim’de İsrail-Filistin barışının sağlanabilmesi için yaptığı garantörlük teklifine geleceğim; önemli buluyorum. Ama önce savaş ortamında yaşanan ve ABD’nin girişimlerinde yaşanan diplomasi skandallarını aktarmak istiyorum; uluslararası ilişkiler sistemindeki eksen kaymalarını gayet iyi anlatıyorlar çünkü. Blinken’a soğuk duş Son günlerdeki en büyük skandalı ilk olarak Amerikan The Washington Post gazetesi yazdı. ABD
PKK’nın üstlendiği 1 Ekim İçişleri Bakanlığı saldırısının Ankara’yı hem siyasi hem askerî açıdan daha şahin bir tutuma itti. Bu şahinleşme iki cephede, biri askeri, diğeri diplomatik planda iki operasyon Batıya meydan okuma çizgisinde gelişiyor. 4 Ekim günü önce Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ardından Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler tarafından yapılan uyarılar, Suriye ve Irak’taki PKK’ya
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 20 Eylül’de New York’ta Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile de görüştü. Görüşmede 5 Eylül’de Ankara’da buluşan Dışişleri Bakanları Hakan Fidan ve Yorgo Gerapetritis’in çizdiği “olumlu gündemden” Akdeniz’de göç ve doğal afetlerle ortak mücadeleden söz edildi, Kasım ayında bir Güven Artıcı Önlemler toplantısından ve 7 Aralık’ta Selanik’te Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Toplantısı gündeme
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu için Nev York’a yola çıkarken Türkiye’nin Avrupa Birliğiyle yolları ayırma ihtimalinden söz etmesine AB saflarından “Gitme kal, istediğini verelim” diyen olmadı şimdiye kadar. BM çalışmaları sırasında yapılacak ikili görüşmelerde AB liderlerinin Erdoğan’a “Türkiye’siz olmaz” mesajı vereceği beklentisi var belki de Cumhurbaşkanımız ve yakın çevresinde. Erdoğan’ın ikili görüşme programında
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Yunanistan Dışişlari Bakanı Yorgos Yerapetritis ile 5 Eylül’de Ankara’da bir araya geldi. İkili görüşmenin ardından basin açıklaması yapan bakanlar, Yunanistan-Türkiye ilişkilerinde “olumlu döneme girildiği” vurgusunu paylaştılar ve toplantıda önümüzdeki dönemde ilişkilerin geliştirilmesi için belirlenen yol haritasının konuşulduğunu belirttiler. İlk olarak konudan hakan Fidan, “Yunanistan ile ilişkilerimizde yeni ve olumlu bir