İklim protestocuları, Dünya genelinde pek çok ülkede hükümetlerden, gezegenimizi ısıtan fosil yakıtların kullanımını aşamalı olarak durdurmasını talep etmek amacıyla, 15 Eylül’den 17 Eylül’e kadar süren protesto eylemleri düzenlediler. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katılacağı BM Genel Kurulu öncesi başlatılan eylemler, 20 Eylül Çarşamba günü yapılacak “iklim hırsı zirvesi” öncesi liderlere güçlü bir mesaj verme amacı da taşıyor.
İklim ısındıkça ölümcül düzeyde nemli sıcak hava dalgaların hızla yayılacağını gösteren bir çalışma yakın zaman önce yayınlandı. Çalışma net bir şekilde şunu gösteriyor: küresel sıcaklıklarda küçük bir artış yüz milyonlarca insanı etkileyebilir ve ölümlerde keskin bir artışa neden olabilir. Hayatı tehdit eden yüksek sıcaklık ve nem dönemleri, küresel sıcaklıklarda sadece küçük bir artışla dünya genelinde
Şehirleşmenin yoğun yaşandığı bu çağda biyoçeşitlilik algımız yeniden şekilleniyor ve belki de biyoçeşitliliğin yeniden yazıldığı hikayeler ortaya çıkıyor. Nasıl mı? Bu yazının odak noktasında geçmeden önce biyoçeşitliliğin dönüşen yüzünü bize gösteren ilginç bir hikayeyle başlayayım: Fransa ile Portekiz arasında oynanacak Euro 2016 finalinin heyecanı artarken, Paris’teki devasa Stade de France’ın yer görevlileri sıradışı bir kararla
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında 9 Ağustos 2023’te toplanan Milli Güvenlik Kurulu’nda (MGK) ilk defa “iklim değişikliği” bir milli güvenlik sorunu sayıldı, tartışıldı. Toplantı sonrası yayımlanan bildiride şu ifadelerle “iklim değişikliğine” yer verildi: Madde- 7. Küresel bir kriz halini almaya başlayan iklim değişikliğin, düzensiz göçlerden sosyal buhranlara, iç karışıklıklardan devletler arası çatışmalara kadar pek çok
Bugünlerde konuştuklarımız arasında en önemli başlık ekonomi. Krizler çağındayız; küresel ekonomik krizin yanında iklim krizi ve biyoçeşitliliğin yakıcılığı dünya gündeminde arkada kalıyor ancak tüm bu krizler birbiriyle yakından ilişkili. Peki iklim ve biyoçeşitlilik için adım atarsak ekonomiyi de yoluna koyar mıyız? Dünya Bankası’nın raporuna göre, biyoçeşitlilik kayıplarının ülkelerin kredi notlarında düşüşlere, borç krizlerine ve yükselen
Gezegenimiz ısınıyor. İklim değişikliği, küresel sağlığı baltalıyor, küresel sağlık sistemlerinin kırılganlığını artırıyor, ülkeleri jeopolitik, enerji ve yaşamsal krizlere karşı savunmasız bırakıyor, küresel gıda güvenliğini tehdit ediyor. Isınan bir gezegenin yoksulluk, çatışma, cinsiyet eşitsizliği, kırılganlık bağlamında yaratacağı zorluklarla başetmek zorunda kalacağız. İklim Değişikliği ile mücadelede, küresel ortalama yüzey sıcaklıklarındaki artışın, Paris Anlaşması’nda belirlenen 1,5°C hedefi içinde
Bu hafta Dünya Çevre Günü’nü kutluyoruz. Her yıl 5 Haziran tarihi bugüne atfedilmiş. Ancak son yıllarda çevremizdeki sıradışı değişimlerden bahsederek bugünü kutluyoruz. Bu yıl Dünya Meteoroloji Örgütü (DMÖ), atmosferde ısıyı hapseden sera gazları ile El Niño hava olayının, dünya ikliminin alıştığımızdan çok farklı olmasına neden olabileceğini bildirdi. Önümüzdeki 5 yıl rekor düzeyde sıcaklar DMÖ, küresel
İklim ve geçmişimiz hakkında ilişkiyi incelemek için yeni yollar açan bakış açılarına ihtiyacımız var; zira 18. yüzyılın ortalarında Voltaire, insanları her şeyden çok üç şey meşgul eder, diye yazmıştı: iklim, hükümetler ve din. Bugün yeni yollar açan bakış açılarını bilgi işlem süreçleri ile birleştirerek ve ayrıca büyük veriyi (big data) kullanarak yeni yollar açmaya yönelik
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, iklim değişikliği ile mücadele kapsamında imzalanan Glasgow İklim Paktı doğrultusunda güncellenen Ulusal Katkı Beyanı’nı (UKB) 13 Nisan 2023’de Birleşmiş Milletler (BM) Sekreteryası’na sundu. Bu belge ile Türkiye, 2012 yılı referans olarak alınarak, Türkiye’nin ilk Ulusal Katkı Beyanı’nda verilen senaryosuna kıyasla, 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını yüzde 41 oranında (2030 yılında 695
Orta Doğu’nun politik yapısı ile iklim değişimi arasında bir bağlantı kurulabilir mi? Bu sorunun cevabını Kadir Has Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim görevlisi Soli Özel’e sordum. Söyleşinin tamamı önümüzdeki günlerde Açık Radyo’daki programım Antroposen Sohbetler’de yayınlanacak. Söyleşinin satırbaşlarını program yayınlanmadan önce Yetkin Report için özetledim. Orta Doğu’nun zorluk faktörü: Kuraklık İklim değişikliği ve Orta Doğu’daki
- 1
- 2