2020’li yıllar itibariyle Avrupa’da siyasal ve toplumsal anlamda ciddi krizler ve sorunlar var ve Avrupalı liderler bunların üstesinden gelmeye çalışıyor. Son yerel seçimlerin de gösterdiği üzere Türkiye’de de değişim rüzgârları oldukça güçlü esiyor. Almanya’nın da aşırı sağ parti ve gruplarınının yükselişte olduğu bir dönemde sosyal demokrat bir siyasetçi olan Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier 22-24
Muhalefete muhalefet politikası benimseyen İYİ Partinin 31 Mart yerel seçimlerini kaybetmesi üzerine Meral Akşener’in genel başkanlıktan istifa etmesi üzerine çıkan tartışmalar bir kısım komplo teorilerinin gerçek olabileceğini düşündürüyor. Gazeteci Murat Yetkin, Cumhur İttifakının Akşener’in İYİ Partinin başında kalmasını istediğini; UNS Haber Medya Genel Koordinatörü Osman Ünsal, Mustafa Destici’ye dayanarak bunun sebebinin Akşener’in yeni anayasaya destek
Bayram tatilinin bitmesine birkaç gün kaldı. 15 Nisan Pazartesi’den itibaren 31 Mart seçimleriyle değişen siyasi iklimde fırtınalar bekleniyor. Fırtınalar elbette kazanan tarafı, CHP’yi de etkileyecek ama daha çok kaybeden tarafta, AK Parti ve genel olarak Cumhur İttifakı saflarında eseceğe benziyor. Bayram boyunca Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AK Parti’nin yerel seçimde hem büyükşehirler ve iller düzeyinde hem
31 Mart yerel seçimleri beklenenin çok ötesinde sonuçlar üretti. Seçimden hemen sonra yapılan değerlendirmelerde, seçime genel katılımın düşük olması nedeniyle, sandığa gitmeyen AK Parti’li seçmenin CHP’nin zaferinde esas belirleyici olduğu konuşuluyor. Ancak sandık bazlı analiz daha farklı tabloya işaret ediyor. Bunun detaylarına gelmeden önce seçim sonuçlarında etkisi olan üç önemli konuyu değerlendirmekte fayda var. Ekonomi
AK Parti Ankara’da havlu atmak üzere. Bu kanıya varmamın üç nedeni var. Mansur Yavaş etkisini biraz sonraya bırakarak önce daha güncel olan diğer ikisini söyleyeyim. Biri, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 5 Mart’ta Cumhur İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve halen AK Partili Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok’a destek için ilçeyi ziyareti. Haberi alınca aklıma ilk
Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilme şartını yüzde 50+1’den yüzde 40+1’e indirmeyi ve tek turlu olmasını önermesi, 12 Eylül’de Ulucanlar müzesinde başlattığı yeni ve sivil anayasa söylemlerindeki ana amacının 2028’de yeniden ve kolayca seçilme arzusu olduğunu biraz daha netleştiriyor. Toplam görev süresi 2023’te dolmasına rağmen en fazla iki dönem yasağını Anayasa’ya aykırı bir yorumla aşarak 3’üncü
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) lideri Özgür Özel Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli’den gelen sert eleştiriye partisinin grup toplantısında yanıt verdi, kayyum uygulamalarını hatırlatarak, “sizin uygulamalarınız yüzünden Kürtler Türkiye’de daha az eşittir,” dedi. 28 Kasım’da CHP grup toplantısında konuşan Özel, “Devlet Bey sözlerimi eleştirmiş. Benim dediğim şu; Diyarbakır’da, Mardin’de, Batman’da, Van’da Kürtler belediye başkanı
31 Mart 2024’te Türkiye bir kez daha yerel yönetimlerini seçecek. Mayıs 2023 genel seçimlerinin yarattığı siyasi dalgalanmalar henüz durulmadan tekrar seçim ortamına giriliyor. 2024 yerel seçimleri için en büyük tartışma konularından bir tanesi partilerin seçim stratejileri oldu. Kürt seçmenin oyları, her seçimde olduğu gibi bu seçimde de kilit rol oynayacak. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerinde uygulanan yüzde 50+1 şartının kaldırılması için Anayasa değişikliği yapılması konusundaki önerisi TBMM’de karşılık bulmadı. AK Parti’nin Cumhur İttifakı ortağı Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin uygulamayı savunmasının ardından muhalefet kanadı da 50+1 uygulamasının kaldırılması için yapılacak Anayasa değişikliği için AK Parti’ye destek vermeyeceğini açıkladı. Cumhuriyet Halk
Ankara’da siyaset-mafya ilişkilerini de kapsayan soruşturmalarda yeni gelişmeler var. Gelişmeler hem Ülkü Ocakları önceki Başkanı Sinan Ateş cinayeti soruşturması hem de MHP lideri Devlet Bahçeli’nin önceki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun adının karıştırılmasına tepki gösterdiği Ayhan Bora Kaplan suç örgütü soruşturmasının yargı ve polisteki bağlantılarını ilgilendiriyor. T24’ten Asuman Aranca’nın haberine göre, 30 Aralık 2022’de Ankara’da öldürülen