İran’ın 13 Nisan gecesi İsrail’e karşı hava saldırısına Ankara alışılmadık ölçüde geç ve düşük profilde tepki gösterdi. Muhabirler saatler boyunca Cumhurbaşkanlığı ve Dışişleri Bakanlığından, hatta en azından alınmış önlemler bakımından Milli Savunma Bakanlığından bir açıklama talep etti ve bekledi. Resmen görevi olmasa da resmî bir kanaldan gelen ilk değerlendirmeyi yapan öğleye doğru MİT Akademisi Başkanı
İran’ın 13 Nisan’da İsrail’e tarihte ilk defa doğrudan saldırısının, henüz yeni olmakla birlikte İran’ın binlerce yıllık devlet aklıyla geniş bir bölgesel savaşa dönüşmeden sınırlı boyutta tutulacağı öngörülebilir. Bunda ABD Başkanı Joe Biden’ın, bir Amerikan başkanının -hem de bir seçim yılında- mutadı olmadığı derecede doğrudan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya “İran’a saldırırsa arkasında durmayacağını” söylemiş olması da
İsrail Hava Kuvvetleri 10 Nisan’da Gazze’ye düzenlediği hava akınında Hamas’ın siyasi lideri İsmail Haniye’nin üç oğlu ve dört torununu öldürdü. Ramazan Bayramının ilk günüydü. Haniye El Cezire’ye çocukları ve torunlarının Gazze’nin kuzeyindeki Şati mülteci kampındaki akrabalarına Bayram ziyaretine gittiklerini söyledi. Sivil bir araçtaydılar. İsrail ordusuysa sivil araç içinde öldürülen torunlardan hiç söz etmeden Haniye’nin Hazem,
Kamuoyu baskısı bir konuda daha Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan kabinesini adım atmaya zorladı. Ticaret Bakanlığı Bayram arifesinde, 9 Nisan’da yaptığı duyuruyla 54 ürün grubunda İsrail’e ticaret kısıtlaması getirdi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat tarafından uygulanacak ticaret yasağı 9 Nisan’dan itibaren geçerli olacak ve açıklamaya göre “İsrail, uluslararası hukuktan kaynaklanan yükümlülükleri çerçevesinde, Gazze’de derhal ateşkes ilan edene ve
Saptamayı yapan ben değilim, Hürriyet’te Sedat Ergin yapmış; sonucunu yazmamış ama o saptamış. Birlikte çalıştığımız yıllarda bazen “müddeiumumi” diye takılırdım; bir savcı titizliğiyle dosyaları didik didik edip başka kimsenin pek dikkat etmediği ayrıntıları ortaya çıkardığı için. Aynı zamanda kıdemli diplomasi yazarı olan Sedat Ergin son yazısında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın 31 Mart seçim kampanyalarında ziyaret
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Joe Biden’ın davetlisi olarak 8-9 Mayıs’ta Vaşington’a yapması beklenen seyahat öncesinde ABD Temsilciler Meclisi üyelerinden oluşan bir heyet iki 28-29 Mart tarihlerinde Ankara’da temaslarda bulunuyor. Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesi Başkanı Mike Rogers başkanlığındaki heyet 28 Mart’ta Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 29 Mart’ta Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı
Başlıkta daha çok yer olsaydı cümlenin tamamı şöyle kurulmalıydı: Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı adeta “Şark Hizmetine” gönderir gibi İstanbul’da Murat Kurum’a desteğe gönderdi ama 24 Mart İstanbul mitinginde kalabalığın önceki mitinglerinin yarısından da aza düştüğünü itiraf etti. Erdoğan’ın verdiği 650 bin rakamının doğru olup olmadığını tartışmıyorum bile;
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 8 Mart’ta Vaşington’da ABD’li karşıtı Antony Blinken ile görüşmesi ve diğer temaları ardından düzenlediği basın toplantısında “Pozitif bir gündemle yeni bir sayfa açarak yolumuza devam etme imkânı var” dedi. Türkiye-ABD ilişkileri “mazisi olan” bir ilişkiydi, “Geçmişte pek çok krizler” yaşamıştı ve o “krizleri yönetme” konusunda da iki ülke arasında bir “hafıza