Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 13 Ekim’de Kazakistan’ın başkenti Astana’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yapacağı görüşmeden önce yaptığı açıklamada Türkiye’nin Avrupaya gaz tedariki için “en güvenilir yol” olduğunu, bu yöntem ile enerji fiyatlarındaki yükselmenin de kontrol altına alınabileceğini belirtti. Putin, “Türkiye Avrupa’dan daha güvenli bir rotadır. Sizin tutumunuz sebebiyle bu rotayı daha yoğun kullanmayı planlıyoruz,” dedi.
Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak, beraberindeki heyet ile 2 Ekim’de İstanbul’da kritik savunma sanayii işbirliği görüşmeleri gerçekleştirdi. Bayraktar Milli Teknoloji Merkezi’nde savunma sistemleri hakkında bilgi alan Yermak, ardından Cumhurbaşkanlığı Danışmanı İbrahim Kalın ve ABD Başkanlığı Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan ile görüştü. Yermak, sosyal medyadan yaptığı açıklamada Kalın ile görüşmesinde “Türkiye-Ukrayna savunma işbirliği ile
Türkiye’de Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde bulunan daimî kar sınırının üzerindeki dağlarda buzullar yer alır. Genellikle vadi buzulu ve buzyalağı buzulu tipinde olan buzulların yanı sıra, Türkiye’nin tek doruk buzulu Ağrı Dağı’ndadır. Yaklaşık 10 kilometrekarelik alanıyla da ülkedeki en büyük buzuldur. Türkiye’nin en büyük vadi buzulu ise ülke içindeki buzulların üçte ikisini bulunduran Güneydoğu Toroslardaki
Son günlerde Türk-Yunan ilişkilerindeki gerginlik karşılıklı suçlamalarla söylem bazında tavan yaptı. Bu sefer Ege’de taciz olaylarından tutun, adaların silahlandırılmasına, Lavrion kampında terör örgütü mensuplarının eğitilmesinden, yasa dışı göçe kadar tüm Türk-Yunan sorunları 36 kısım tekmili birden sahnede. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, TEKNO FEST’in açılışında yaptığı konuşmadaki “Ey Yunan, tarihe bak, çok daha fazla ileri gidersen bunun bedeli
Gülşen’in bir sahne programında, “İmam” lakaplı bir ekip arkadaşını kastederek, “sapık, zaten İmam Hatip mezunu. Sapıklık herhalde oradan” dediği videonun dolaşıma sokulması, sonra da mahkemenin bunu halkı kin ve düşmanlığa teşvik suçlaması içinde değerlendirerek, tutuklu yargılanmasına hükmetmesi ile ilgili söylenmeyen bir şey kaldı mı? Sanmam. O zaman ben bir çerçeve çizeyim. Gülşen olayı Türkiye ile
BirGün gazetesinin 19 Şubat 2022 tarihli manşeti şöyleydi: “Yayınsız kitapsız üniversite” ve haber içeriğinde YÖK raporuna göre üniversitede öğrenci başına düşen kitap ortalaması 8, öğretim üyesi başına düşen yayın ortalaması ise 0.20 olarak belirtilmişti. Haber, söz konusu durumu YÖK’ün bile gizleyemediğini söylüyordu. Raporda THE, QS ve ARWU verilerine göre dünyada ilk 500 içinde sadece 6
Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Kayseri’de Tayvan’ın çip üreticisi olarak öneminden bahsetmiş ve çip çok önemli; bizim de yatırımımız var, fabrika yeri ayırdık demiş. Ayrıca, çip üretimi çok su gerektiriyor; ona bakıyoruz demiş. Demek su bulunca, herhangi bir ürünün fabrikası, mesela tekstil fabrikası kurar gibi çip fabrikası da kurulabiliyor. Halbuki tekstil imalatının bile bazı incelikleri var;
Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW) bünyesinde kurulan Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Önlenmesi Komitesi 4 Temmuz’da Türkiye’nin Sekizinci periyodik raporuna ilişkin “geçici sonuç görüşlerini” yayımladı. Değerlendirmede Komite, “Türkiye’yi, kadın insan hakları savunucularının, avukatların ve gazetecilerin meşru faaliyetlerini özgürce yapabilmelerini sağlamaya ve onları şiddet ve yıldırmalardan korumaya“ çağırdı. Komitenin görüşleri devletin ilgili birimlerine de
Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre enflasyon 1998 yılından beri en yüksek seviyeye ulaştı. Haziran ayında yüzde 4,95 artış gösteren Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık yüzde 78,62 arttı. Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu ise artış oranını yüzde 175 olarak hesapladı. TÜİK’in açıklamasına göre TÜFE’de 2022 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 4,95, bir önceki yılın
Geçtiğimiz hafta ABD’de Yüksek Mahkeme kadınların istemedikleri gebelikleri sonlandırmalarını anayasal hak olarak tanımlayan 1973 yılına ait köşetaşı kararı bozdu. Böylece ABD, kadınların gebelik sonlandırma hakları ile ilgili yarım yüzyıldır içinde bulunduğu “özgürlükçü yasalara sahip ülkeler” liginden “kısıtlayıcı ülkeler” ligine düştü. Aslında gebelik sonlandırma, ABD’de anayasal bir hak olarak tanımlandığı 1973 yılından bugüne değin çok kutuplaştırıcı