Ankara içişleri Siyaset Kulisleri Haber Yorumlar: Ankara’nın siyaset kulislerinden derinlemesine bilgi, analiz ve tahminler veren ancak Ankara’nın ötesinde yerel siyasetin nabzını tutan haber ve yorumlar.
Kızılay’ın çadır üretme amacıyla kurulan kendi iştirakı Kızılay Çadır Tekstil A.Ş.’nin insani yardım için kurulan AHBAP derneğine 10 ili yıkıp geçen depremin üçüncü gününde çadır satışı yapması ülke gündemine oturdu. Tartışmaların ardından Kızılay Başkanı Kerem Kınık, önce sosyal medya hesabından, ardından CNN Türk yayınında açıklamalarda bulundu. Kızılay’ın AHBAP’a çadır satışı ile ilgili tüm bu açıklamalar
Dün partisinden seçimlerde Cumhurbaşkanı adayını belirleme dahil tam yetki alan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Altılı Masanın adayı ilk turda kazanacak” açıklamasını yaptı. YetkinReport’a konuşan CHP lideri, “Tek kişilik hükümet artık yönetemiyor. Devletin iyi yönetilmediğini deprem bütün ayrıntılarıyla ortaya çıkardı. Altılı Masa adayı ilk turda cumhurbaşkanı seçilecek, buna inanıyorum” dedi. Altılı Masanın artık ortak adayın da
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Altılı Masanın 2 Mart günü yapacağı toplantıda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın karşısına çıkacak ortak aday konusun görüşülmesini kabul ettiği öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresine ifade ettiğine göre, bu kararı almasında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sözcüsü İbrahim Kalın ve diğer yetkililerin seçimin büyük ihtimalle 14 Mayıs’ta yapılacağı yolundaki açıklamaları etkili oldu. YetkinReport’un edindiği bilgiye göre,
Oy verme saiklerini tartışırken ideoloji gibi uzun dönemde şekillenen etmenler dışında kısa dönemli performans değerlendirmelerini anlamak için önce ülke gündemimizi güncellemeliyiz. Yeni gündemimizin başında elbette deprem bölgesindeki vatandaşların ihtiyaçlarının nasıl ve ne derece karşılanabildiği olacaktır. Deprem bölgesinin hassas etnik ve sekter yapısının son yıllarda önemli sayıda Suriyeli sığınmacının katılımıyla daha da hassas hale geldiğini de
Dün artan can kayıplarının arasında kalan bir haber, deprem felaketinin siyasetin fay hatlarında nasıl değişikliklere yol açtığına bir örnek oluşturdu. Bu örnek, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’a gönderdiği taziye mesajıydı. Türkiye’de can kayıplarının 43 bin 500’ü geçtiğinin açıklandığı 22 Şubat günü, Suriye’de deprem nedeniyle can kayıplarının da 6 bin 600’ü geçtiği duyurulmuştu.
6 Şubat deprem felaketinden sonra ülkemize yüzden fazla ülkeden gelen yardım ve destek neticesinde dış politikamızda bunların bir etkisinin veya değişimin olup olmayacağı birçok uzmanımızca irdelendi. Ülkemiz yaralarını sararken yapılan bu yardımlarda insani unsurlar ön plana çıkıyor. Türkiye de benzer şekilde birçok ülkeye yardım yapmıştır. Böyle anlarda politika geri planda kalır. Yardımlar dünyanın her yerinden
Depremden etkilenen 14 milyon nüfuslu 11 ilimizde 8 milyon civarında kayıtlı seçmen vatandaşımız yaşıyordu. Yaklaşık 64 milyon seçmenin oy kullanacağı 2023 seçimlerinde bu nüfus, toplam seçmenlerin takriben yüzde 12-13’üne denk düşüyor. Depremzedelerin, enkazdan çıkarılabilen yakınlarının cenazelerini defnettikten sonra barınma, güvenlik ve sağlık kaygılarıyla bölge dışındaki illere göç etmeye başladıkları görülüyor. Bu göç bir süre daha
Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) 22 Şubat toplantısında Halk TV, Tele-1 ve Fox TV’ye deprem yayınları nedeniyle yayın durdurma ve para cezaları verdiği akşam Halk TV’de depremzedelere çadır ve kira yardımı için bağış toplama yayını vardı. Gün 23 Şubat’a dönerken Halk TV, Tele-1 yayınının kesilip ekranının karartılmasını da canlı olarak yayınladı. Türkiye’de basın özgürlüğüne uygulanan
Depremlerin yarattığı olağanüstü şartlar altında da olsa, sağlıklı bir demokrasi için gelecek seçimlerin yapılabilmesi son derece önemlidir. Bu seçimlere Cumhuriyet tarihinin en derin ve uzun dönemli ekonomik krizinin içinde yaklaşırken bir de deprem kaosuyla karşı karşıya kaldık. Bu zor günlerden geçerken seçim konuşmak istemesek de bu günlerin de geçeceğine dair inancımızı koruyarak, ülkenin yeni gündeminde
Büyük bir deprem afetiyle sarsıldık. Bu derece büyük afetlerin siyasi sonuçları olması neredeyse kaçınılmaz olur. Afetler, “insanı korumanın en iyi yolu nedir?” sorusunu hatıra getirir çünkü. Öte yandan, ekonomik krizlerin veya savaş, terör gibi güvenlik krizlerinin siyasi sonuçları daha kolay tahmin edilebilirken, afetlerin siyasi etkilerini öngörmek daha zordur. Örneğin, ekonomik şoklar genel olarak iktidarlar açısından