Avrupa Birliğinin iki üst düzey isminin 6 Nisan’da Ankara’daki temasları ardından yapılan açıklamalarda tek ortak nokta görüşmelerin “olumlu atmosferde” geçtiği oldu. Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Charles Michel ve Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen’in Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmelerinden somut sonuç zaten beklenmiyordu. Bu ziyaretin yapılabilmesi dahi önemseniyordu. Ancak özellikle
Bugün yapılan TÜSİAD Genel Kurulu’nda hükümete ekonomiden kadın haklarına, ifade özgürlüğünden hukuk ve demokrasiye bir dizi eleştiri getirildi. Covid-19 testi negatif çıktığı halde bazı semptomlar geçirdiği halde çevrimiçi düzenlenen genel kurula katılan TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, konuşmasına kuruluşun 50. yılını idrak ettiğini söyleyerek başladı. Kaslowski, “Biz ekonomide, siyasette, sosyal alanda tartışılan konularda görüşlerimizi söyleriz, bunu
Uzun süredir beklenen buluşma nihayet gerçekleşti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken arasında 24 Mart’ta NATO toplantısı vesilesiyle yapılan görüşmeyi kastediyorum. Bu buluşma yeni ABD yönetimi ile ülkemizin ilk üst düzey yüz yüze temasını oluşturuyor. Bütün ayrıntılar gelmese de Rusya’dan alınan S-400 savunma sistemi ve İstanbul Sözleşmesinden çekilme kararımız gündeme geldiği
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın geçenlerde Ankara’daki Avrupa Birliği (AB) Büyükelçilerine “Türkiye’nin geleceği Avrupa’da” demesi dış politikada revizyon iyimserliğine yol açtı. Daha nce, 21 Kasım’da “Türkiye’nin geleceğini Avrupa ile tasavvur ediyoruz” diye açmıştı kapıyı. Türkiye ve Yunanistan arasındaki Ege görüşmelerinden hukuk ve ekonomi reformlarına dek uzanan bir yelpazede başlayarak bir yakınlaşma süreci vaat etti.Bu vaadin Avrupa’da olumlu
Anayasa Mahkemesi, Osman Kavala’nın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin ihlal kararına dayanarak yaptığı bireysel tahliye başvurusunu reddetti. Bir oy farkla reddetti. 30 Temmuz 2008’de AK Parti’nin kapatılması için dava da -o zaman- bir oy farkla, 5’e karşı 6 oyla reddedilmişti. AYM 29 Aralık 2020 oturumunda Kavala’nın tahliyesini 7’ye karşı 8 oyla reddetti. Mahkeme, 1155 gündür hakkında
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bir yandan AK Parti İl Kongrelerinde partililerine “Nerede o eski alkış tufanı” diye sitem ederken diğer yandan cümle arasında “kendimizi Avrupa’da görüyoruz” lafını sıkıştırması boşuna değil. On gün sürecek Aralık Fırtınası yaklaşıyor. Haftaya bugün, 1 Aralık 2020’da NATO Dışişleri Bakanları toplantısı var, iki gün sürecek. 10 -11 Aralık’ta da Avrupa Birliği Konseyi
Demokrasi çağdaş eşitlikçi bir topluma inanmış herkesin teorik olarak tartışmasız kabul ettiği bir yönetim biçimi. Son iki yüz küsur yıldır dünyanın her yerinde daha iyi bir toplum isteyenler, özleyenleri hareket geçiren bir ideal. Ama son zamanlarda demokraside ciddi sorunlar yaşanmaya başlandı Türkiye’de ve birçok ülkede.Meselenin ne olduğu anlamak ve kaynağına inmek için 2500 yıl kadar
Hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü tartışmaları ne yazık ki sadece Türkiye’de yapılmıyor. Geçtiğimiz günlerde hiç beklenmedik bir gelişme, Avrupa Birliği (AB) karar alma mekanizmalarında ciddi sarsıntı yarattı. 27 üye ülke büyükelçilerinin bir araya geldiği son bütçe toplantısında, Macaristan ve Polonya temsilcileri, ülkelerinin “hukukun üstünlüğü” şartı nedeniyle haliyle bütçeyi onaylamayacaklarını bildirerek önemli bir bunalım yarattılar.Bütçe prosedürü,
Kıbrıs’ın ikiye bölünmesinden bu yana Yunanistan ne zaman Avrupa ve Amerika’nın desteğini talep etmiş ve bu talep olumlu karşılanmışsa, sonuç daima Türkiye’nin Batı’dan biraz daha uzaklaşmasına sebep oldu. Avrupa Yunanistan’a güçlü siyasi destek verdi 1 Ekim 2020 tarihinde Brüksel’de Devlet ve Hükümet Başkanları düzeyinde toplanan Avrupa Birliği Konseyi, yayınladığı ortak bildiride, “AB’nin, Yunanistan ve Kıbrıs’ın egemenliklerine
Avrupa Birliği’nin Güvenlik ve Dış Politikalar Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Fontelles 15 Eylül’de Avrupa Parlamentosunda Türkiye’yi yakından ilgilendiren bir konuşma yaptı. Konuşmasının en önemli kısmında Türkiye’yi de “eski imparatorluğu” canlandırmak isteyen ülkeler arasında saydı ve bunun AB’yi yeni bir durumla karşı karşıya getirdiğini söyledi. AB’nin 21 Eylül’deki Dış İlişkiler Konseyi, yani dışişleri bakanları toplantısında ve