Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, 11 Kasım’da Azerbaycan’dan havalandıktan sonra Gürcistan topraklarına düşen askeri nakliye uçağında 20 askerin şehit olduğunu duyurdu. Açıklama, Milli Savunma ve İçişleri Bakanlığı ekiplerinin Gürcistan ve Azerbaycan ekipleriyle ortaklaşa yürüttüğü çalışmalar sonrası yapıldı. Şehit olan askerlerin kimlikleri belirlendi. (*) Ancak 4 kişilik uçuş ekibi dahil 20 askeri taşıyan C-130 tipi nakliye
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 25 Eylül’de Beyaz Saray’da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesi sırasında imzalanan 20 yıl vadeli LNG anlaşması, Türkiye’nin enerji-jeopolitik dengesinde yeni bir sayfa açtı. BOTAŞ’ın ABD kaynaklı doğal gazı pazarlayan şirketlerle yaptığı bu anlaşma yalnızca uzun vadeli enerji arzı değil, Türkiye’nin Rusya’ya bağımlılığını azaltma, enerji sepetini çeşitlendirme ve jeopolitik özerkliğini artırma kararlılığının
ABD Başkanı Donald Trump’ın arabuluculuğunda Beyaz Saray’da imzalanan Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ABD arabuluculuğundaki barış anlaşması, çatışma çözümünde bir dönüm noktası olarak kutlanıyor. Ancak bu anlaşma, on yıllardır süren düşmanlığı sona erdirmekle kalmayıp, Türkiye’nin bölgesel stratejisini ilerletmesi ve Güney Kafkasya’nın güvenlik ve bağlantı mimarisini yeniden şekillendirmesi için nadir bir jeopolitik fırsat yaratmıştır. Bu anlaşmanın merkezinde,
ABD, küresel hükümranlık stratejisinde yeni bir evreye geçiyor. Rusya, İran ve Çin’i çevrelemek, baskılamak ve ekonomik–teknolojik üstünlüğünü yeniden tahkim etmek Washington’un ana hedefleri arasında. • Rusya, Ukrayna savaşında yıprandı; yaptırımlar altında Orta Asya, Kafkasya, Güneydoğu Avrupa ve Baltık’ta itibar ve zemin kaybediyor. • İran’ın nükleer programı en az 3–5 yıl geriletildi; kuzeyden transit hatları kırılma
Azerbaycan ve Ermenistan liderleri İlham Aliyev ve Nikol Paşinyan’ın 8 Ağustos’ta Vaşington’da ABD Başkanı Donald Trump aracılığıyla vardıkları anlaşma, sadece Kafkaslar değil, Orta Asya ve Orta Doğu’daki siyasi ve ekonomik dengeleri de değiştirmeye aday. Özellikle iki tarafın çatışmasızlık sözü vermesi, yıllardır bir anlaşmayı sürüncemede bırakan Minsk Grubundan aynı anda çekilmeleri siyasi açıdan çok önemli adımlar.
Enerji artık yalnızca bir kaynak değil—bölgesel sınırları yeniden çizen jeopolitik bir kaldıraç. Bunun en güncel örneği, Azerbaycan devlet enerji şirketi SOCAR ile Ahmed el-Şara liderliğindeki Suriye geçici yönetimi arasında 12 Tammuz’da Bakü’de imzalanan anlaşmadır. İlk adımda Azerbaycan’ın Türkiye üzerinden Suriye’ye doğalgaz satışını öngören bu mutabakat, konvansiyonel bir yatırım adımının çok ötesindedir: Ortadoğu’daki güç dengelerinin yeniden
Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın 20 Haziran’da İstanbul’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşmesi hem iki ülke ilişkilerinde hem de Kafkaslarda yeni bir sayfa açmaya aday. Onun ayrıntıları ve anlamına ayrıca geleceğim. Ama önce Paşinyan’ın Erivan’a döner dönmez Türkiye ziyareti nedeniyle Ermeni Kilisesi tarafından aleyhinde başlatılan, hayli bel altı kampanyaya ve onun da karşılık vermesi üzerine başlayan
Bazı ülkeler masada olur, bazıları menüde, bazıları oyunu kurar, bazılarıysa hiç davet edilmese bile oyunu bozar. Türkiye, artık üçüncü kategoriye giriyor: oyuna alınmasa da sonucu değiştiren, dışlanmak istense de hesaba katılmadan adım atılamayan bir aktör haline geliyor. Bu durum sadece hükümetin resmi diplomatik çabaların sonucu değil. Son yıllarda Türkiye’nin görünmeyen ama sahada etkili gücü olan
Azerbaycan Dışişleri Ceyhun Bakanı Bayramov 13 Mart’ta son Karabağ Savaşının (19-20 Eylül 2023) Azerbaycan’ın zaferi ile sonuçlanmasından bu yana müzakeresi sürdürülen barış anlaşması hükümleri üzerinde Ermenistan’la mutabakata varıldığını açıklamıştır. Antlaşma metni henüz açıklanmamıştır. Ancak bu mutabakat ile, Azerbaycan’ın temel isteklerinin karşılandığı, Karabağ üzerindeki Ermeni iddialarını sonlandırıldığı, Karabağ’ın yeni nüfus kompozisyonunun korunduğu, iki ülke arasındaki sınırların









