Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 20 Eylül’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda yaptığı konuşmayı izlediniz, ya da okudunuz mu? Ben işim gereği okudum. Cumhurbaşkanlığının internet sayfasında var; bu bağlantıdan okuyabilirsiniz. En önemli mesaj Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin tanınması çağrısı. Belki bize borç verdiği için teşekkür ettiği dostlarımızdan, Rusya, Katar, BAE, Suudi Arabistan, Güney Kore ve Azerbaycan’dan başlar ikna
Fotoğraf etkileyici. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan konuşuyor, Şangay Zirvesine katılan liderlerin çoğu dinliyor. Fotoğrafta sadece Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile Hindistan Başbakanı Narendra Modi görünmüyor, belki de sonradan gruba katılacaklar. Ama Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin orada, İran cumhurbaşkanı İbrahim Reisi orada. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Erdoğan’ın yanı başında. Ülkesindeki karışıklıkları Rusya’nın Ukrayna’yı işgale başlamasından hemen
Azerbaycan ve Ermenistan arasında 13 Eylül’de parlayan sınır çatışmalarında 49 Ermenistan, 50 Azerbaycan askeri olmak üzere 99 kişinin öldürüldüğü bildiriliyor. Ancak zaiyat artabilir; Bakü 100 Ermeni askerin cansız bedenini Erivan’a vermeye hazır olduğunu söyledi. (*) Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, çatışmaların nedeni olarak Ermenistan’ın “geniş çaplı askeri kışkırtmalarını gösterdi. Ermenistan Savunma Bakanlığı ise Azerbaycan tarafından
Rus askerleri hızla Kiev’e giredursun, ABD Başkanı Joe Biden dün Ukrayna’yı işgale devam eden Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ödünü kopartacak bir hamle yaptı. Dört Rus bankasına daha yaptırım ilan etti. Böyle bir tepkinin bu kadar kapsamlı bir siyasi-askeri harekata girişen Kremlin’in hiç aklına gelmemiş olması mümkün mü? Zaten yanıt 22 Şubat’ta Putin ile Moskova’da
Vladimir İlyiç Lenin’e atfedilen bir söz vardır; “Bazı onyıllar vardır, hiçbir şey olmaz. Bazı haftalar vardır ancak onyıllar zarfında olabilecek şeyler yaşanır”. Son günlerdeki gelişmeler bizlere Lenin’in bu sözünü hatırlatıyor. Hem iç politikada hem dış politikada beklenmedik gelişmelere şahitlik ediyoruz. Dış politikada İsrail ile yakınlaşma da bu çerçevede ele alınabilir. Geçen on yıl boyunca yapılan
Sanki Kazakistan’da serbest seçimle hükümet değişikliği mümkünmüş gibi bütün bölge liderleri “darbe savuşturuldu” demeçleri patlatmaya başladı birbiri ardına. Oysa Kazakistan’da 2 Ocak’ta başlayıp 5-6 Ocak’ta zirveye ulaşan olayları planlı bir ayaklanma dahi saymak mümkün görünmüyor. Belli bir liderliğin bulunmadığı, biriken bardağın otogaz fiyatlarına zam ile gelen son damlayla taştığı bir öfke patlaması. Öfkenin asıl nedeni,
Önceki hafta önemli müteahhitlik firmalarına mensup mühendis ve profesyoneller için hazırlanan iklimlendirme konulu bir seminerin ilk ayağını gerçekleştirmek üzere Bakü Azerbaycan’daydım. (*) Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ topraklarını geri almasının ardından şehre ilk seyahatim olacaktı. Aslında Covid-19 salgınından bu yana ilk yurt dışı seyahatine çıkacak olmam nedeniyle stres yaşadığımı ifade etmeliyim. Bu sürecin risklerini yöneterek, virüsü kapmadan
ABD’nin Afrika Boynuzu Özel temsilcisi Jeffrey Feltman 15 Aralık’ta Ankara’daydı. O günlerde Türkiye’nin gözü kontrolden çıkmış döviz kurundan başka bir şey görmüyordu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise bir yandan mali operasyona diğer yandan 16-18 Aralık’ta İstanbul’da planlanan Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesine hazırlanıyordu. Ankara’da Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal’la görüşen Feltman’ın gündeminde de Afrika’nın sıcak noktalarından olan Etiyopya
2009 yılında Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi amacıyla imzalanan Protokollerin ardından Türkiye 2010 yılı itibariyle ilk aşamada Güney Kafkasya’daki bölgesel ilişkilerin ekonomik-ticari yollardan desteklenmesini hedefleyen, bölgesel olduğu kadar küresel çapta da etki doğurmaya aday bütüncül bir işbirliği projesini hayata geçirmek için insiyatif aldı.Bu bütüncül proje sadece Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan üçlüsünü değil, çok daha geniş ölçekteki bir
Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi amacıyla atılan adımlar kapsamında Türkiye’nin önceki Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç ve Ermenistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı Ruben Rubinyan özel temsilci olarak atandı. 18 Aralık’ta Ermenistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı Ruben Rubinyan’ın, Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesi kapsamında özel temsilci olarak atandığı bildirildi. Ermenistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vaan Unanyan, yaptığı açıklamada, “Ermenistan Parlamentosu