ABD’nin seçeceği 47’inci Başkan, Türkiye’nin 12 Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın çalışacağı 5’inci Başkan olacak. AK Parti 2001’de kurulduğunda George W. Bush Beyaz Saray’a yerleşeli 8 ay olmuştu. AK Parti’nin iktidara geldiği Kasım 2002 seçimlerinde Bush’un Neo-Con yönetimi Bülent Ecevit başbakanlığındaki DSH-MHP-ANAP koalisyonunu Irak’a askeri müdahale konusunda çoktan bunaltmaya başlamıştı. Bush yönetimi Erdoğan’dan umutluydu. Erdoğan gerçekten de
Önce olanları bir başka lisanla anlatalım: Dün, 23 Ekim günü, DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan’a, İmralı Cezaevinde 43 aydır kimseyle görüştürülmeyen PKK lideri amcası Abdullah Öcalan’la görüşmesi için Adalet Bakanlığının izin verdiği, onun da “Teorik ve pratik güce sahibim” dediği gün, Türkiye’nin en büyük hava aracı üretim üssü olan TUSAŞ terör saldırısının hedefi oldu.
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim’de TBMM Grubuna hitabında Abdullah Öcalan’ın tahliye edilip Meclis’e gelerek DEM Parti Grubunda PKK’nın bittiğini açıklamasını istemesi siyaseti sarstı. Nasıl sarsmasın? Bahçeli, 1999’da Öcalan’a verilen idam cezasının durdurulmasında Başbakan Yardımcısı olarak sorumluluğuna rağmen, daha sonra AK Parti’ye muhalefet ettiği dönemlerde -o zaman Başbakan- Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a mitinglerde “Asacaksan ipi benden”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile 19 Ekim’de İstanbul Dolmabahçe Sarayı’nda bir araya geldi. Görüşmenin ardından yapılan basın açıklamasında konuşan Erdoğan, Almanya’da suç işleyen Suriyeli sığınmacıların Türkiye’ye iade edileceği iddiaları ile ilgili soruya “Suriyeden ve Lübnan’dan gelen mültecilere her zaman kapılarımız açık olmuştur, şu anda da açıktır,” sözleriyle cevap verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan
İç savaş Hizbullah, İsrail saldırıları, suikast ve sabotajlarla, Lübnan’ın barut kokan havasını kısa süre bir kenara bırakıp birlikte bir zamanlar Doğu’nun Paris’i denilen Lübnan’a kısa bir yolculuk yapalım. Akdeniz’in o hırçın lacivert sularının kıyısında, yasemin kokuları ve sonbahar güneşi eşliğinde Sur (Tyre)’dan Trablusşam’a uzanan gizemli bir yolculuğa çıkalım. Fonda, Rodrigo’nun gitar konçertosunun Arapça dizeleri ve
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Başdanışmanı Mehmet Uçum’un “Devlet çözüm almadığı süreci tekrarlamaz” dediği gün derin Kürt ve Amerikan kaynaklarına sahip gazeteci Amberin Zaman, Al-Monitor haber sitesinde ilginç bir iddia ortaya attı. Üç ayrı kaynaktan doğruladığını söylediği habere göre hükümet, İmralı Cezaevindeki PKK kurucu lideri Abdullah Öcalan ile Irak’ın Kandil dağlarında üslenen mevcut PKK liderliğini görüştürmüş, silah bırakmalarını
CHP lideri Özgür Özel 8 Ekim’de TBMM’de yapılan İsrail tehdidi konulu Kapalı Oturum sonrasında gazetecilere Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in kamuoyunu İsrail’in Türkiye’ye bugünden yarına saldıracağına dair hiçbir şey söylemediğini açıkladı. CHP’nin TBMM İç Tüzük ve Anayasa uyarınca kapalı oturumda söylenenlerin 10 yıl boyunca gizli tutanakta kalmasına uyacaklarını söyleyen Özel,
Hasan Nasrullah’ın ve 17 diğer üst düzey Hizbullah yöneticisinin öldürülmesi ardından İsrail’in, Lübnan’daki örütün askeri altyapısını ve liderliğini hedef alan sınırlı bir kara operasyonuna girişmesi, Orta Doğu’daki jeopolitik ve güvenlik dengelerini önemli ölçüde değiştirebilir. İran’ın en güçlü vekili olarak Hizbullah, Tahran’ın Lübnan, Suriye ve İsrail’e karşı etkisini sürdürmede kritik bir rol oynamaktadır. Hizbullah liderliğini hedef
Son iki günde İsrail’in Lübnan’a saldırılarında öldürülenlerin sayısı 500’ü, yaralananların sayısı da 1700’ü buldu. Kesin sayı vermenin de anlamı kalmadı çünkü her saat yeni bir çatışmanın yeni ölümlerin haberi geliyor. Bu saldırılara karşı Hizbullah’ın -çoğu Demir kubbe hava savunma sistemi tarafından engellenen- roket atışlarının İsrail’in yeni saldırılarına bahane vermek dışında pek bir etkisi yok. Lübnan
Türkiye-ABD ilişkilerinde artan trafik konusunda görüştüğüm bir devlet yetkilisi “Bütün konularda görüş alışverişi yapıyoruz” dedi, “Ama ABD seçimlerine dek ABD ile herhangi bir görüşmeden sonuç beklememek gerek.” Dünya siyasetinin adeta kilitlendiği 5 Kasım başkanlık seçimlerinin son yıllarda sert iniş çıkışlarla (daha çok inişlerle) dolu Türkiye-ABD ilişkilerinde de bütün karar alma süreçlerini dondurması doğal. Temas trafiğinin