Lübnan’da durum, İsrail’in son Hizbullah saldırıların yeniden gündeme getirdiği üzere çok karmaşık ve çok daha kanlı olabilecek durumlara evrilmek üzere. Bu kadarı Lübnan için bile fazla. Ayak seslerinin Lübnan’dan sonraki adresi Suriye olabilir. Hizbullah, Lübnan halkının izlemek zorunda kalacağı, istemediği bir savaşın içine mi çekiliyor? Lübnan, bünyesinde 18 ayrı etnik, dini, mezhebi barındıran, çok parçalı
İsrail 17 Eylül’de Hizbullah’ın örgütsel haberleşmede kullandığı çağrı cihazları patlatarak saldırısı ardından 18 Eylül’de de örgütün kullandığı el telsizlerini patlatarak Hizbullah’a ikinci darbeyi vurdu. Lübnan Sağlık Bakanlığı Beyrut’ta ilk saldırıda öldürülenlerin bir kısmının cenaze töreninde güvenliği sağlayan Hizbullah üyelerinin ellerindeki telsizlerin aynı anda patlatılması sonucu 20 kişinin öldürüldüğü 450 kişinin yaralandığını duyurdu. Çağrı cihazlarını bombaya dönüştürerek
ABD’de 5 Kasım’daki başkanlık seçimlerini Donald Trump ya da Kamala Harris kazansa Türkiye için neyin değişeceği sorusuna çoğunuzun “Hiçbir şey” dediğini duyar gibiyim. Pek öyle değil ama anlamak için Türkiye-ABD ilişkilerinde bugün yaşanan sorunların hangilerinin hangi başkanın yönetiminde -hadi çözüleceğine demeyelim- “normalleşeceğine” bakmamız gerekir. Sorunları sıralamadan önce Türkiye-ABD ikili ilişkilerinde değil ama akut, güncel siyasi-ideolojik
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Türkiye’ye yaptığı ilk ziyarette 4 Eylül’de Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Esenboğa havalimanında karşılandı, havalimanından uğurlandı. Hatırlanacağı üzere, ilişkilerin bozulduğu 2013 yılından normalleşme sürecinin başladığı yakın zamana kadar Erdoğan, Cumhurbaşkanı Sisi’ye karşı çok sert bir tutum takınmış, onu “katil” olarak nitelendirmiş ve hatta Sisi’nin de bulunması nedeniyle Birleşmiş Milletler gibi
Mısır Cumhurbaşkanı Abdül Fettah el Sisi’nin Türkiye ziyareti Türkiye’nin Arap Baharıyla neredeyse köprüleri attığı Arap yönetimleriyle yeniden ilişki kurması bakımından önemli ve aynı zamanda AK Parti dış politikasındaki keskin dönüşlerin son örneği. Bugün Sisi’yi ağırlayacak olan Erdoğan, geçtiğimiz Şubat ayında Sisi’yi ziyaret ederek kendisine 2022’de Katar Emiri barıştırana kadar “darbeci” ve “katil” dediği Sisi’yi ziyarete
Türkiye ile Suriye arasındaki normalleşme süreci, karşılıklı açıklamalarla yeni bir boyut kazanırken İsrail’in Batı Şeria’da başlattığı operasyon bölgede tansiyonu yükseltti. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın Türk askerlerinin Suriye’den çekilmesinin müzakereler için bir ön koşul olmadığını ifade etmesinin ardından Dışişleri Bakanlığı kaynakları ilişkilerin normale dönebilmesi için Ankara’nın 4 şartı olduğunu açıkladı. 2011 yılında Suriye iç savaşının
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 24 Ağustos’ta Marmaris, Aksaz Deniz Üssünde, Türkiye’nin donanma ve ordusunu daha da güçlendirme sözü verdiği konuşmasını, Türkiye’nin ilk amfibik savaş gemisi TCG Anadolu’nun heybetli fonunda yaptı. Anadolu ABD ile Doğu Akdeniz’de yapılan askeri tatbikattan yeni dönüp Aksaz’a demirlemişti. Erdoğan, konuşmasında Mavi Vatan’ın korunmasını vurgularken ABD donanması ile 13-17 Ağustos tarihlerinde yapılan bu
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken 12 Ağustos’ta Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ı aramış ve, Amerikan Dışişlerinin açıklamasından özetliyorum, Hamas’ın 15 Ağustos’ta İsrail’le müzakere masasına dönmesi için Türkiye’nin etkisini kullanmasını istemiş. Fidan da ona, Dışişleri Sözcüsü Öncü Keçeli’den özetliyorum, siz gidin İsrail üzerinde baskı kurun demiş. Zannedersiniz İsrail barışa hazır da Türkiye’nin Hamas’a evet dedirtmesini bekliyor; ya
ABD Kongresi 23 Temmuz 2023 tarihli oturumuyla insanlık ve demokrasi tarihinde bir utanç sayfası açtı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu 4’üncü defa onur konuğu olarak çağrıldığı ABD Kongresinin Senato ve Temsilciler Meclisi birleşik oturumunda ayakta alkışlandığı gün 60 noktaya daha saldırı düzenlenen Gazze’de 9 ayda öldürülen Filistinli sayısı 40 bine dayanıyordu. Amerikan siyaseti iktidarı ve muhalefetiyle
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, NATO Zirvesinden dönerken uçaktakilere “Suriye ile barış istiyoruz” demiş. Suriye ile savaşta mıydık? Hem evet hem hayır. Hayır, çünkü ordularımız karşı karşıya gelmedi, savaş ilanı yok. Evet, çünkü 2011’de Suriye’de iç savaşın patlamasıyla birlikte -o zaman başbakan, sonra- Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yakın zamana dek hedefi Beşar Esad rejimini devirmek oldu. Bu amaçla