Bugün, 2 Temmuz 2023, Sivas katliamının 30’uncu yılı. Otuz yıl önce bugün Sivas’a Pir Sultan Abdal Şenlikleri için gelip Madımak Oteline yerleşen 33 sanatçı ve kanaat önderi ve 2 otel çalışanı, “Kahrolsun laiklik”, “Yaşasın şeriat” ve benzeri sloganlarla oteli ateşe veren saldırganlarca öldürüldü. Aralarında iki arkadaşım, Yarın dergisinde şiirlerini bastığımız Behçet Aysan ve karikatürist Asaf
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 2002’den bu yana süren iktidarının belki de en dezavantajlı döneminde yeniden seçilmesi Türk siyasetinde artık kurucusu olduğu AK Partiden de bağımsız bir “Erdoğancılık” olgusunun adını koymamız gereğini ortaya koyuyor. Tıpkı kurucusu olduğu Anavatan Partisinden bağımsız bir Özalcılık tanımı, Önce CHP sonra kurucusu olduğu DSP’den bağımsız bir Ecevitçilik olgusu gibi AK Partiden bağımsız
Güvenlik kaynakları, 25 Haziran’da Suriye’nin Münbiç bölgesinde Millî İstihbarat Teşkilâtı (MİT) ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından yürütülen operasyonda, PKK’nin Suriye kolu PYD ve YPG üyesi 11 militanın “etkisiz hale getirildiğini” aktardı. Bu deyim güvenlik kaynaklarınca genel olarak “öldürüldü” yerine kullanılıyor. Aynı güvenlik kaynakları Münbiç’teki operasyonda Türkiye’ye yönelik roket ve havan topu atışlarının kaynak yerleşkesinin
Dışişleri Bakanlığından emekli biri olarak yeni kabinede doğallıkla en ilgimi çeken bölüm Dışişleri Bakanlığındaki değişim oldu. Hakan Fidan, Barçın Yinanç’ın köşe yazısında ifade ettiği gibi, “sahipsiz bir kurum ve sevimsiz bir miras” devraldı. Dışişleri Bakanlığı bu toprakların en köklü kurumlarındandır. Genel olarak, Türkiye’nin en iyi yetişmiş bürokrat kadrolarının önemli bölümü buradadır. Bu değerli kurum son
Sinan Oğan’ın 22 Mayıs’ta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a destek verdiğini ilan etmesiyle 2023 cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasının bir sanal aktörü daha sahneden çekildi. Desteğini CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na verse ne fayda sağlayacağı da belli değildi, Erdoğan’a ne fayda sağlayacağı da öyle. Ancak Oğan’ın siyaset sahnesinde parlamasına, parlatılmasına neden olan sorun yerli yerinde duruyor: Erdoğan’ın Türkiye’deki Suriyeliler açmazı.
14 Mayıs seçimleri odaklı ve Rusya güdümlü Suriye’yle normalleşme süreci çerçevesinde Türkiye, Rusya, Suriye ve İran Savunma Bakanları ile istihbarat başkanlarının geride bıraktığımız hafta içinde Moskova’da yaptıkları toplantı tabii önemliydi. Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Suriye ve bağlantılı konular üzerinden iktidara yükleniyor, AK Parti’nin yanlış politikalarla Türkiye’nin başına bela sardığını, seçimi kazanırsa bu sorunu
Bugün 27 Nisan. Akkuyu Nükleer Enerji Santralinin açılış töreni dense de ilk yakıt transferi yapılıyor. Bir dönüm noktası: Rusya’nın kendi toprakları dışındaki ilk nükleer santralinin Türkiye’de 6-7 ay içinde elektrik üretimine başlaması öngörülüyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in bu törene katılmasını çok istedi. Biraz da Türkiye’nin ikinci yüzyılına nasıl gireceği bakımından bir
Orta Doğu’da önemli gelişmeler yaşanıyor. Suudi Arabistan ile İran, normalleşme yolunda somut adımlar atıyorlar. İki ülke arasında tarihten gelen ihtilafların üstüne, İran’ın Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerindeki Şiiler üzerinden yürüttüğü faaliyetler, Lübnan, Suriye ve Yemen’deki bilfiiil müdahaleleri Suudi Arabistan ve diğer Arap ülkeleriyle ilişkilerdeki başlıca gerginlik nedenlerindendir. 2016’da Suudi Arabistan’ın İran’daki temsilcilik binalarının göstericiler