Önce Gazze ve şimdi Lübnan’daki insanlık trajedisini izliyoruz. Hamas’ın 7 Ekim saldırılarından bu yana tam bir yıl geçti. İsrail’deki Netanyahu yönetiminin bu saldırılara verdiği karşılık bitmek bilmiyor. Şimdi Hizbullah ve Lübnan. Çoğu çocuk ve kadın olmak üzere öldürülen binlerce insanın acısını duymak, bombalar altında ölüm korkusu ile günlerini geçirmeye çalışan ya da zorunlu olarak göç
İç savaş Hizbullah, İsrail saldırıları, suikast ve sabotajlarla, Lübnan’ın barut kokan havasını kısa süre bir kenara bırakıp birlikte bir zamanlar Doğu’nun Paris’i denilen Lübnan’a kısa bir yolculuk yapalım. Akdeniz’in o hırçın lacivert sularının kıyısında, yasemin kokuları ve sonbahar güneşi eşliğinde Sur (Tyre)’dan Trablusşam’a uzanan gizemli bir yolculuğa çıkalım. Fonda, Rodrigo’nun gitar konçertosunun Arapça dizeleri ve
Dünya ve Türkiye, vahim sonuçları olabilecek yeni bir dönüm noktasında. Tarihin nadir anlarından biri, hem küresel hem yerel düzeyde, eşiklerde geziniyoruz. Pek çok kişi bu gerçeği kabul etmekte zorlanıyor, fakat gerçekten de tehlikeli bir dönüşümün içinden geçiyoruz hemen her alanda. Jeopolitik çatışmalar hız kazanırken, bölgesel savaşların patlak vereceği, hatta bazı ülkelerin parçalanacağı dahi konuşulmakta. Önümüzdeki
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan yeni Anayasa yoluyla yeniden Cumhurbaşkanlığı seçimine aday olmak için yeni bir Kürt açılımına ek olarak başka açılımların da yolda olduğuna dair işaretler gelmeye başladı. Buna Heybeliada Ruhban Okulunun açılması ve Fener Rum Patriği Bartolomeo’nun Ekümenik Patrik olarak tanınması da eklenirse -ya da ekleniyormuş gibi yapılırsa- şaşırmayacağım. Cumhurbaşkanı Hukuk Başdanışmanı Mehmet Uçum’un DEM
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Başdanışmanı Mehmet Uçum’un “Devlet çözüm almadığı süreci tekrarlamaz” dediği gün derin Kürt ve Amerikan kaynaklarına sahip gazeteci Amberin Zaman, Al-Monitor haber sitesinde ilginç bir iddia ortaya attı. Üç ayrı kaynaktan doğruladığını söylediği habere göre hükümet, İmralı Cezaevindeki PKK kurucu lideri Abdullah Öcalan ile Irak’ın Kandil dağlarında üslenen mevcut PKK liderliğini görüştürmüş, silah bırakmalarını
Avrupa Parlamentosunun 9 Ekim oturumunda söz alan liberal Slovak Milletvekili Lucia Yar sözlerini Türkçe bitirdi. Daha önce Türkiye’de bulunduğu için telaffuzu da gayet anlaşılırdı: “Haksız yere mahkûm edilen gazeteciler; sizleri unutmadık ve yanınızdayız.” AP’nin Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor dahil sekiz parlamenterin söz aldığı oturumun konusu gazeteci Bülent Mumay’a bir ihale usulsüzlüğü iddiası haberinin devamında,
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan 10 Ekim sabah saatlerinde Lübnan’daki Türk vatandaşlarını tahliye etmek üzere gönderilen gemilerin Mersin’e doğru yola çıktığını duyurdu. Türk Silahlı Kuvvetleri çıkarma gemileri TCG Bayraktar ve TCG Sancaktar gemileri, TCG Salihresis fırkateyi eşliğinde iki gün önce 300 ton insani yardımla birlikte Beyrut limanına gönderilmişti. İki bine yakın Türk vatandaşı ve yabancı uyruklu
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 9 Ekim’de AK Parti Grubuna hitabına Kobani ve ona bağlı 6-8 Ekim olaylarının onuncu yılını hatırlatarak başladı. Ardından sözü doğrudan MHP lideri Devlet Bahçeli’nin TBMM’nin 1 Ekim’de yeni yasama yılı açılışında siyasi rakipleriyle el sıkışmasına getirdi. Bahçeli o eli sadece MHP değil, Cumhur ittifakı, AK Parti-MHP ortaklığı adına uzatmıştı. O el “85
İstanbul İletişim Enstitüsü (İİE), Konda Araştırma iş birliğiyle Türkiye’deki çevrimiçi haber tüketimi üzerine geniş kapsamlı bir araştırma başlattı. Prof. Dr. Halil Nalçaoğlu’nun başkanlığında, çevrimiçi gerçekleştirilecek bu çalışma, dijital teknolojilerin yaygınlaşmasıyla değişen haber tüketim alışkanlıklarını ve yeni nesil haber izleyicilerinin mecra tercihlerini, beklentilerini, hassasiyetlerini anlamayı amaçlıyor. İstanbul İletişim Enstitüsü’nden yapılan açıklamada, “dijital teknolojilerin hızla gelişmesi ve
CHP lideri Özgür Özel 8 Ekim’de TBMM’de yapılan İsrail tehdidi konulu Kapalı Oturum sonrasında gazetecilere Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in kamuoyunu İsrail’in Türkiye’ye bugünden yarına saldıracağına dair hiçbir şey söylemediğini açıkladı. CHP’nin TBMM İç Tüzük ve Anayasa uyarınca kapalı oturumda söylenenlerin 10 yıl boyunca gizli tutanakta kalmasına uyacaklarını söyleyen Özel,