Ankara Libya’ya sevinirken kötü haber Rusya’dan geldi.Şimdi Libya deyince çoğunuzun aklına Türkiye’de her gün bir büyük yolcu uçağı dolusu insan ölürken, her gün 50 bin insan hastalanırken ve aşı sıkıntısı yaşanırken Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Libya’ya 150 bin doz aşı hediye etmesi gelecek.Ne 150 bin doz Türkiye’yi batırır ne Libya’yı çıkarır. Ancak bu kararın Libya için
Doğrusu ilginç tabloydu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu 2019 seçimleri öncesinde “İstanbul’u alacağız” demesine kahkaha atan -o zaman KanalD sunucusu- Buket Aydın’a geçen hafta Global TV’de “isterseniz bir kahkaha da buna atın” deyiverdi. Soru “Cumhurbaşkanlığına aday olacak mısınız?” sorusuydu, CHP liderinin cevabı da Millet İttifakı olarak üzerinde “anlaşma sağlanırsa olurum” idi. Oysa AK Parti çevrelerinin beklediği
Kamuoyu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında 9 Nisan’da yapılan telefon görüşmesini sadece Türk resmi kaynaklarından öğrenmiş olsaydık, İletişim Başkanlığının iki cümlelik açıklamasıyla yetinmiş olacaktık. Beştepe, iki liderin görüştükleri cümlesi dışında bir de “Türkiye-Rusya ilişkilerini geliştirecek hususlar ve bölgesel gelişmeler ele alındı” bilgisini veriyordu.İlk ayrıntılar önce Rusya’nın yarı-resmi haber ajansı olan
Matruşka, malum bir Rus oyuncağı. Rus folklorunun en canlı renklerini yansıtan tahta bir bebek. Ortadan ikiye ayrılıyor, içinden aynı şekilde bir bebek daha çıkıyor. Onu da açıyorsunuz, bir bebek daha; sayıları 7’ye kadar çıkabiliyor, sonunda artık açılmayan tek parça matruşka bebeğine ulaşıyorsunuz. Ona ulaşana dek çaba harcamanız, bir önce açtığınız bebek ne kadar göze hoş
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ortak bir bildiri yayınlayan 103 emekli amiralden bazıları hakkında gözaltı kararı almasıyla “darbe” ve “ifade özgürlüğü” tartışması alevlendi. Türkiye’nin Montrö Sözleşmesi’nden çıkması tartışmaları üzerine bildiri yayınlayan ve bu bildiride Deniz İkmal Komutanı Tuğamiral Mehmet Sarı’nın “sarık ve cüppeyle” bir tarikat toplantısına katılmasına değinen 103 emekli amiralden 10’u hakkında gözaltı kararı alınırken dört
Önce 126 emekli büyükelçinin 1936 Montrö (Montreux) Boğazlar Sözleşmesinin iptali ihtimaline karşı çıkan -daha önce yayınlanmış- toplu açıklaması yeniden gündeme geldi. Sonda da 103 emekli amiralin bildirgesi. Emekli büyükelçilerin açıklamasına hükümet kanadından o kadar sert bir tepki gelmedi. Yalnızca son Montrö tartışmasının açılmasına -bir gazetecinin sorusu üzerine- vesile olan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, onu demek
Arkadaşlarıyla aracında uyuşturucu kullandığı ortaya çıkan AKP büro elemanı, İstanbul Sözleşmesi, HDP hakkındaki kapatma davası ve ekonomi, partilerin bugünkü grup toplantılarına damga vurdu. CHP: Tepeden tırnağa vurgun CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasında aracında kokain kullandığını itiraf eden AKP genel merkez büro elemanı Kürşat Ayvatoğlu konusuna yer verdi. Kılıçdaorğlu, “Bir tarafta zevki sefa olan AK
Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin ardından CHP Danıştay’a başvururken, Meclis Başkanı Mustafa Şentop’un uluslararası anlaşmalarla ilgili demeciyle beraber “Montrö tartışması” başladı. Şentop, Montrö’den geçilmek ile ilgili sözlerinin yanlış anlaşıldığını açıkladı. AK Parti Genel Merkezi çalışanı Kürşat Ayvatoğlu’nun kokain kullandığına ilişkin görüntülere dair yine partiden açıklamalar yapılırken dolar Türk Lirası karşısında değer kazanarak 8.18 lirayı gördü. İşte
Bu belgenin Cumhurbaşkanlığı arşivlerinde de, Cumhurbaşkanlığı Kütüphanesinde de bulunuyor olması lazım. Çünkü yazan kişi önceki Cumhurbaşkanlarından Fahri Korutürk… Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Kanal İstanbul’un gerekliliğini anlatmak için önce Atatürk döneminde 1936’da imzalanan Montreux (Montrö) Boğazlar Sözleşmesinin Türkiye’ye geçiş parası kazandırmadığını, zaten ne kazandırıp ne kaybettirdiğinin belli olmadığını söylemişti. Ancak CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’dan, Erdoğan’ın seçim ortağı
Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksei Erkhov, Kanal İstanbul projesinin Karadeniz’deki hukuk rejimini belirleyen Montreux (Montrö) anlaşmasını değiştirmeyeceğini, değiştirmediği müddetçe de Türkiye’nin meselesi olduğunu söyledi. YetkinReport’un sorularını yanıtlayan Erkhov, Kanal İstanbul’un İstanbul Boğazındaki trafiği değiştirebileceğini, ancak Çanakkale trafiğini değiştirmeyeceği için, fazla bir farklılığa yol açmayacağını öne sürdü. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kanal İstanbul’u savunurken Montrö’yü eleştirmiş, Boğaz geçişlerinden