İngiltere, son yılların en şiddetli göçmen karşıtı ve aşırı sağcı gösterilerine sahne oluyor. 31 Temmuz’da İngiltere’nin kuzeyinde bulunan Southport şehrinde başlayan göçmen karşıtı ve ırkçı gösteriler, hızla ülke genelinde 10’dan fazla şehir ve kasabaya, hatta Kuzey İrlanda’nın bazı bölgelerine yayıldı. Polis, çatışmaların 6. gününde 400’ü aşkın kişinin tutuklandığını duyurdu. Nijerya, Malezya, Endonezya, Kenya ve Suudi
Seçim anketleri bu kez yanıltmadı. İşçi Partisi, Tony Blair’i başbakanlığa taşıyan 1997 seçimlerinden bu yana en büyük galibiyetini kazanarak iktidara geldi. İşçi Partisi lideri Keir Starmer, seçim sonuçlarının açıklanması ardından yaptığı zafer konuşmasında gayet kapsayıcı bir dil kullandı, halka hizmet hedefinin altını çizdi. Yeniden yapılanma mesajı verdi. Ülkenin çıkarlarını parti çıkarlarının önünde tutacaklarını vurguladı. Şimdi
Mayıs’taki yerel seçim sonuçları yaklaşan siyasi hezimetin habercisiydi. Muhafazakâr Parti korumaya çalıştığı her iki meclis üyeliğinden birini, partinin kalesi sayılan bölgeler dahil kaybetmişti. Başbakan Rishi Sunak’ın bu sene sona ermeden seçim ilan etmesi gerekiyordu. Zamanlama önemliydi. Sunak’ın enflasyon verilerindeki nispi düşüşten faydalanma umuduyla, Mayıs ortası erken seçim kararı alması ardından İngiltere seçim sathına girdi. Anketler,
Telegraph gazetesinden Charles Hymas’ın haberine göre Manş Denizi’ni küçük teknelerle geçerek İngiltere’ye ulaşan göçmenler içinde Türkiye’den gelenlerin sayısı bir yılda üç katına çıktı. Habere göre, 2022 yılında 1,127 Türk Manş Denizini geçerek İngiltere’ye ulaşırken, 2023 yılında bu sayı 3,060’a yükseldi ve Türkiye Afganistan ve İran’dan sonra İngilere’ye küçük teknelerle gelen göçmenler sıralamasında üçüncü büyük ülke
Gazze’de Al Ehli Baptist hastanesine yapılan saldırının yankıları sürerken, Türkiye Filistinliler için 3 günlük milli yas ilan etti. ABD Başkanı Joe Biden’ın İsrail ziyaretinin ardından Mısır, bölgeye insani yardım gönderilmesi için yeşil ışık yakıldığını duyurdu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Ekim’de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Gazze’deki Al Ehli Baptist hastanesine 17 Ekim’de yapılan saldırının
Yazının başlığı “Varan 3” de olabilirdi. Mevlüt Çavuşoğlu bakanken dünyanın dört köşesindeki bizle ilgisi olsun olmasın her konuya laf söylediğimiz günlerden Hakan Fidan döneminde bizi gayet ilgilendiren konularda açıklama yapmadığımız günlere geldik. Dış politikada “Tatsızlık çıkmasın” günleri dememin de bir nedeni var; aslında üç nedeni. Önce İngiltere’yle göç anlaşmasını imzaladığımızı İngiliz medyasından öğrendik. Sonra Türk
“Türkiye ile İngiltere arasında yapılan yasa dışı göçmen anlaşmasından İngiltere açıklama yapmasa haberimiz bile olmayacaktı. Türkiye’yi sığınmacı deposu haline getirdiler. Bakınız hem anlaşmanın hem de bizde kurulacak Mükemmeliyet Merkezi’nin İngiltere tarafından duyurulması son derece vahim ve sorunlu. Para karşılığı Türkiye’nin sığınmacı deposu haline getirilmesi gerçekten de utanç verici.” Bu sözler CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na
İskoçya Milli Partisinin genel başkanı Humza Yousaf’ın (kolayınıza gelirse Hamza Yusef diyebilirsiniz) Başbakanlık konutundaki ilk gününde, aile ve Müslüman ekip üyelerine, oruçlarını açtıktan sonra namaz kıldırırken fotoğrafını görünce ilk aklıma gelen bu oldu. Avrupa Birliği üyesi bir ülkenin ilk Müslüman başbakanı bir İskoç olabilir miydi? Cevap: Evet, olabilir. Yusef’in başında bulunduğu İskoçya Milli Partisi (SNP),
Prof. Dr. Yelda Ongun, Doç. Dr. Sezgin Mercan Kıta Avrupası’nda yabancılara yönelik hak ve özgürlüklerle ilgili gelişmelerin önemi aşırı sağ hareketlerin yükselişe geçmesi ve iktidara talip olmasıyla birlikte iyice artarken, hak ve özgürlükler konusunda tarihten gelen sembolik bir konuma sahip İngiltere’deki durum da ayrı bir önem kazandı. Başkent Üniversitesi bünyesinde hazırlanan ve İngiltere’deki hak ve