Bugünlerde Hükümet adına açıklama yapanlardan artık kanıksadığımız bir ifadeyi, bıktırırcasına sürekli duyuyoruz: “360 derecelik bakışla, dostluk üzerine kurulu bir dış politika izliyoruz”. Kastedilen herhalde dış politika kurgulanırken, enine boyuna düşünülerek, her yönüyle değerlendirme yapılıp karar alındığı olmalı. Oysa, uygulamaya bakılınca bunun algı yaratmaya yönelik bir manipülasyondan ibaret olduğu görülüyor. Geniş ölçekli bir değerlendirme, sahte algının
Tam da Abdülhamid Han sondaj gemisi, Akdeniz’de suları bulandırmadı yeni bir krize neden olmadı diye sevinirken, bu kere Yunanistan Türk-Yunan ilişkilerinde havayı elektriklendirdi. Yunanistan’a ait hava unsurları bir hafta içerisinde Türk F-16’larını üç kez radar kilidi atarak taciz etti. Bir uçağın radar menziline alınarak vurulması için tetik çekilmesine kadar gerekli teknik hazırlıkların tamamlanmasına kilit atmak
ABD Temsilciler Meclisi 14 Temmuz’da Kongre’deki Türkiye aleyhtarı havanın canlı kanıtı sayılacak bir karar aldı. Meclis ABD Başkanı Joe Biden’ın Türkiye’ye F-16 satışına Yunanistan engeli koyarak izin vermesini istedi şerhi öneriye koyarak onayladı. 179’a karşı 244 oyla kabul edilen ve ABD Meclisindeki, Ermenistan ve Yunanistan lobilerinin temsilcilerinin adını taşıyan Pallone/Pappas değişiklik önergesine göre Türkiye’ye ancak
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sözcüsü İbrahim Kalın 13 Nisan’da Twitter üzerinden birbiri ardına iki yayın yaptı. Bu yayınların en önemli kısmı Türkiye’nin de “Yeni bir soğuk savaş dönemine girdik” saptaması yapmasıdır. Bu saptamaya bağlı olarak “bölgesel ittifaklar” dahil, “yeni dengeler kurulacak” saptaması da önemlidir, birazdan yakından bakacağız. Ancak bu açıklamayla Türkiye’nin -güvenlik ve savunma boyutu dahil-
AK Parti iktidara gelirken “3Y” ile, Yasaklar, Yoksulluk ve Yolsuzluk ile mücadele sözü verdi. İktidarının ilk yıllarında, Avrupa Birliği (AB) umutları adına bu alanlarda belli ilerleme sağlandı. AB umutları kararınca yolsuzlukla mücadele alanında ilk gedik ihale kanununda yapılan değişikliklerle açıldı. Bugün kamu ihalelerinin bir avuç şirkete verilmesinde dünya şampiyonu Türkiye. Bazı yasaklar kalkarken yerine yenileri
Tacan İldem (*) Fatih Ceylan (*) Uluslararası planda özellikle üç büyük güç (ABD-Çin-Rusya) arasındaki stratejik rekabetin hızla derinleştiği bir aşamada başta Avrupa Birliği (AB) odaklı olmak üzere stratejik otonomi kavramının ön plana geçtiği gözlendi. AB’nin 2022 Mart’ında ‘Stratejik Pusula’ belgesini kabul etmesinin beklenmesi bu kavramla ilgili analiz ve görüşlerin sayısında ciddi artışa neden oldu.Başta güvenlik
Bitirmekte olduğumuz 2021 yılı Türkiye-ABD ilişkileri açısından çukur ve tümseklerle dolu bir yolda araç kullanmak gibiydi. Yılın başından bu yana neler olduğunu hatırlayacak olursak, şu an neler olduğunu ve önümüzdeki 2022 yılında Türkiye-ABD ilişkilerinde neler olabileceğini de daha iyi okumak mümkün olacak. 2021’de neler oldu? – ABD Başkanı Joe Biden 24 Nisan’ı Ermeni soykırımı anma
Türkiye Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski Türkiye ile Amerika arasında karşılıklı güvensizlikten kaynaklanan problemlerin devam ettiğini, bu problemlerin ancak diyalog ve çözüm odaklı yaklaşımla aşılabileceğini belirtti. TÜSİAD Başkanı Kaslowski, beraberindeki heyet ile birlikte 15-16 Kasım tarihlerinde ABD’nin başkenti Vaşington’da Beyaz Saray, ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD Ticaret Bakanlığı ve ABD
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan on batılı ülke büyükelçisinin istenmeyen kişi ilan edilip Türkiye’den gönderilmesi için Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na talimat verdiğini söyledi. Erdoğan, büyükelçilerin Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını istemesini Türkiye’nin iç işlerine müdahale sayan Erdoğan “Burası Türkiye, kabile devleti değil” dedi. Erdoğan’ın istenmeyen kişi ilan edilmesini istediği büyükelçiler listesinde ABD, Almanya, Fransa, Hollanda, Danimarka, İsveç, Norveç,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Amerikan CBS Televizyonu’na verdiği ve 24 Eylül günü yayınlanan mülakatında, Türkiye-ABD ilişkileri açısından oldukça önemli mesajlar verdi. Erdoğan’ın mesajlarının tonu, dikkat çekecek kadar sertti. Türkiye’nin Rusya Federasyonu’ndan ikinci paket S-400 hava savunma sistemi alımı ile ilgili soruyu Erdoğan, “Hangi ülkeden ne tür savunma sistemleri aldığımıza kimse müdahale edemez. Buna kimse karışamaz.