Vladimir İlyiç Lenin’e atfedilen bir söz vardır; “Bazı onyıllar vardır, hiçbir şey olmaz. Bazı haftalar vardır ancak onyıllar zarfında olabilecek şeyler yaşanır”. Son günlerdeki gelişmeler bizlere Lenin’in bu sözünü hatırlatıyor. Hem iç politikada hem dış politikada beklenmedik gelişmelere şahitlik ediyoruz. Dış politikada İsrail ile yakınlaşma da bu çerçevede ele alınabilir. Geçen on yıl boyunca yapılan
Türkiye son aylarda, çevresinde ve daha geniş alanlarda uzun süredir ilişkileri kopuk veya gergin olan ülkeler ve güç merkezleriyle arasını düzeltmek için ciddi girişimlere başladı. Bu çerçevede ilk aşamada Ermenistan, Mısır, Suudi Arabistan, BAE, İsrail, Libya gibi bölge ülkelerine yönelik diplomatik adımlar dikkati çekiyor. Ermenistan ile doğrudan ilk temas iki ülke özel temsilcileri arasında 14
Sanki Kazakistan’da serbest seçimle hükümet değişikliği mümkünmüş gibi bütün bölge liderleri “darbe savuşturuldu” demeçleri patlatmaya başladı birbiri ardına. Oysa Kazakistan’da 2 Ocak’ta başlayıp 5-6 Ocak’ta zirveye ulaşan olayları planlı bir ayaklanma dahi saymak mümkün görünmüyor. Belli bir liderliğin bulunmadığı, biriken bardağın otogaz fiyatlarına zam ile gelen son damlayla taştığı bir öfke patlaması. Öfkenin asıl nedeni,
Yelda OngunFatih Ceylan 2021 Haziran’ında Ermenistan’da yapılan seçimler sonrasında Türkiye ve Ermenistan arasında “yeni normalleşme” döneminin başlayacağı yönündeki umut ve beklentiler dört etkene dayanıyor:1- Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın yaptığı açıklamalarda Türkiye ile önkoşulsuz diyaloğa hazır olduklarını söylemesi;2- Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 13 Aralık 2021’de TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada “Ermenistan ile normalleşme adımları çerçevesinde karşılıklı
Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi amacıyla atılan adımlar kapsamında Türkiye’nin önceki Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç ve Ermenistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı Ruben Rubinyan özel temsilci olarak atandı. 18 Aralık’ta Ermenistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı Ruben Rubinyan’ın, Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesi kapsamında özel temsilci olarak atandığı bildirildi. Ermenistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vaan Unanyan, yaptığı açıklamada, “Ermenistan Parlamentosu
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ermenistan ile ilişkilerin normalleşmesi için karşılıklı temsilciler atanacağını duyurdu. Çavuşoğlu bu açıklamayı 13 Aralık’ta Meclis’teki Dışişleri Bakanlığı bütçesi tartışmaları sırasında yaptı. Girişimin Azerbaycan ile “koordine edildiğini” vurgulayan Çavuşoğlu, İYİ Partili Erhan Usta’nın normalleşmenin içeriğini sorması üzerine şunları söyledi: “Özel temsilci atıyoruz, büyükelçilik değil. İleride normalleşirse Ermenistan bu son yaşananlardan ders alıp
İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace’n Daily Mail gazetesi için kaleme aldığı Afganistan makalesi ortalığı karıştırdı. İngiliz bakan yazısında “Afganistan’dan bu ülkeye getirmekle yükümlü olduğunuz Afganlar için Afganistan dışındaki bölgelerde bir dizi işlem merkezleri kuracağız” derken, gazetenin tecrübeli kalemleri, bakanın kastettiği yerlerin Pakistan ve Türkiye gibi ülkeler olduğunu yazdı. Haber, Türkiye’ye BBC üzerinden ve bakanın ağzından,
Türkiye ile İngiltere arasında son yıllarda giderek derinleşen işbirliği, Ankara’nın gerek Amerika Birleşik Devletleri gerekse Avrupa Birliği ile ilişkilerinin sorunlu seyrettiği dönemde oldukça dikkat çekiyor. Hatta Ankara-Londra arasındaki yakınlaşmayı yeni bir stratejik ortaklık şeklinde yorumlayanlar da var.[i] Dolayısıyla, Nisan sonu Cenevre’de düzenlenen Kıbrıs görüşmeleri öncesinde İngiltere’nin Ankara’nın iki devletli çözüm önerisini destekleyebileceğine ilişkin basında çıkan
Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkileri normalleştirme çabaları geçtiğimiz hafta sonu dışişleri bakanları seviyesine yükselirken, Mısırlı bakan Semih Şükri, Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile yaptığı görüşmeyi yorumladı. Mısırlı Bakan, “Mısır, her iki tarafın da faydasına olacak bir diyalog ve çıkarlara zarar verilmeden uluslararası hukuk kurallarına uygun ilişkiler kurulmasında istekli” dedi. Ülkesindeki bir televizyon kanalına konuşan
Uzun süredir Türkiye’nin gündeminde olan, ABD’nin Ağustos 2017 tarihli “ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasası” (CAATSA) kapsamında Türkiye’ye yaptırım uygulaması ihtimali, 14 Aralık akşam saatlerinde ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo tarafından yapılan açıklamayla yeni bir safhaya geçti. Açıklamanın Pompeo tarafından yapılmış olması bizleri yanıltmasın, elbette yaptırım direktifi ABD Başkanı Donald Trump’ın imzasını taşıyor. Zaten bu