Rusya, Türkiye-Yunanistan arasındaki söz düellosunu açıkça “kayıkçı kavgası” olarak görüyor. Suriye’de hesaplar karıştı. NATO’da PKK tablosu bize söylendiğinden faklı. Hepsine geleceğiz. Ama madem “yanılsama ve gerçeklik” diye daha çok felsefe ve estetiği ilgilendiren bir başlık attık, hakkını vermek için önce iç politikaya dokunmamız gerekiyor. AK Parti’nin Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir’in sözleri mükemmel bir yanılsama örneği.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ABD’li mevkidaşı Antony Blinken ile Vaşington’da yapacağı görüşmeye Ankara çok önem veriyordu. Sadece ABD ile Türkiye arasında, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması ardından 4 Nisan’da kurulan Stratejik Mekanizmanın bakanlar düzeyindeki ilk toplantısı olmasından kaynaklanmıyordu bu önem. Çavuşoğlu’nun Vaşington’da Blinken ile görüşmesi aynı zamanda Joe Biden’ın Ocak 2021’de Beyaz Sarayı devralmasından sonra iki ülke
Yunanistan Başbakanı Kryakos Miçotakis,16-17 Mayıs tarihlerinde Vaşington’a önemli bir ziyaret gerçekleştirdi. Yunanistan ile gelişmelere genelde büyük ilgi gösteren medyamızda, bu ziyaret fazla yankı bulmadı. Herhalde, Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya üyelik başvurularına ilişkin alevlenen tartışmalar yüzünden olmalı. Oysa Miçotakis’in Yunanlılarca “tarihi” olarak nitelenen bu seferki Amerika ziyareti, öncekilerden oldukça farklı, protokol açısından görkemli ve zengin içerikliydi.Aslında
Dışişleri Bakanlığı Türkiye’yle ABD arasında Stratejik Mekanizmanın 4 Nisan’da Ankara’da başlatıldığını duyurdu. Bakanlık açıklamasında kararın Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal ve ABD Dışişleri Bakanlığı Siysi İşler Müsteşarı Victoria Nuland ve heyetleri arasında yapılan görüşmelerde alındı. Aynı açıklama ABD Dışişleri tarafından da eş zamanlı yapıldı.Nuland ve heyeti Dışişlerinden sonra Beştepe’ye geçerek Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Sözcüsü ve
Yirmi yedi üyeye sahip Avrupa Birliği birçok açıdan dünya sahnesinde önemli bir yer tutsa da küresel bir güç olamadı. Ticaret ve bununla ilgili olarak yarattığı yüksek standartlar, kuvvetli bir para birimi ve ortaya konan yumuşak güç ne yazık ki küresel aktör olmak için yeterli olmuyor. Kuvvetli askeri boyuta sahip olmayan bir ülke veya ülkeler topluluğu
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Rusya’nın istilası altındaki Ukrayna için “Bizden biri. AB’de görmek istiyoruz” dedi. Leyen’in de kürsü aldığı Avrupa Parlamentosu’nun 1 Mart oturumuna video ile bağlanan Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelensky ise Avrupa’nın Ukrayna’nın yanında olduğunu, Ukrayna’yı üye alarak kanıtlamasını istedi. Aynı gün Ankara’da konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise “Ukrayna’ya gösterdiğiniz
“Zürafa” deyince, hepimizin aklına ilk olarak hayvanat bahçelerinde gördüğümüz, karada yaşayanlar arasında en uzun, geviş getirenler arasında ise en büyük sevimli bir hayvan gelir. Zürafanın bir özelliği de hayvanlar arasında en yüksek kan basıncına ve en güçlü kalbe sahip olmasıymış. Yüksek tansiyonuna rağmen baygınlık geçirmeden 5 metreyi bulan başını sağa sola çevirip eğilebiliyormuş. Ege sorunlarının
Sanki Kazakistan’da serbest seçimle hükümet değişikliği mümkünmüş gibi bütün bölge liderleri “darbe savuşturuldu” demeçleri patlatmaya başladı birbiri ardına. Oysa Kazakistan’da 2 Ocak’ta başlayıp 5-6 Ocak’ta zirveye ulaşan olayları planlı bir ayaklanma dahi saymak mümkün görünmüyor. Belli bir liderliğin bulunmadığı, biriken bardağın otogaz fiyatlarına zam ile gelen son damlayla taştığı bir öfke patlaması. Öfkenin asıl nedeni,