Diplomasiyi ulusal çıkarların barışçıl araçlarla gözetilmesi olarak tanımlar, uluslararası ilişkiler disiplininde klasik realizmin kurucusu, Hans J. Morgenthau. Dışişleri, dış politikanın şekillendirildiği beyin-komuta merkezi ise diplomatik temsilciler de onun gözleri, kulakları ve ağzı; hatta parmak uçlarıdır. Ülkelerini yabancı topraklarda temsil etmekle görevlendirilen diplomatlar, dış politikanın sahada icra edilmesini sağlarken devletler arası ilişkileri özenle dokur, aşınan bağları
Son günlerde üst düzey Türk yetkililerin Batı’ya ve Batılı kurumlara dair söylemlerinde geçmişe kıyasla nispi yumuşama görülüyor. Bu yumuşak tonun arka planındaki etkenleri irdelemekte yarar var. Bunlar arasında başta mevcut ekonomik durumdaki kırılganlık geliyor. Bunun yanında 2020 Aralık ayında düzenlenen NATO ve AB’nin üst düzeyli toplantılarında Türkiye’nin aleyhine tablo iyice belirgin hâl alıyor. ABD’de Biden
Haberlere göre Veysel Filiz, 9 Aralık günü aracıyla Türkiye’den Bulgaristan’a giderken Hamzaköy sınır kapısında durdurulmuş. Gümrük Muhafaza ekipleri aracındaki gizli bölmelerde piyasa değeri 5 milyon avro (yaklaşık 46 milyon 500 bin lira) olan 100 kilo kadar eroin bulmuşlar. Veysel Filiz, aracından çıkan 100 kilo eroinle bir bağlantısı olmadığını söylemiş ama tutuklanmış. Babasına “komplo kurulduğunu” söyleyen
Son haftalarda uzun bir aradan sonra kamuoyunda ve medyada Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri artan şekilde tartışılmaya başlandı. Bunun başlıca nedeni özellikle Doğu Akdeniz’deki faaliyetler nedeniyle Türkiye’ye yönelik yaptırımlardan söz edilmesidir. Esasında Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsünden beri ilişkiler daha da kötüye giderek Türkiye’ye karşı yaptırımlar arttı. Diğer bir deyişle 10-11 Aralık tarihlerindeki AB zirvesi bildirisinde Türkiye’ye yönelik
Avrupa Birliği liderler zirvesinde Türkiye ile ilgili olası bir yaptırım kararı 2021 Mart ayına ötelenirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tutumdan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Zirvenin ilk gününde, yani 10 Aralık’ta geç saatlerde alınan kararlara ilgili olarak bugün yorum yapan Erdoğan, “AB’nin dün yapmış olduğu zirve, aslında birkaç ülkenin beklentilerine bekledikleri cevabı vermedi. Çünkü talepleri haklı
1-2 Aralık tarihlerinde yapılacak kritik NATO Dışişleri Bakanları toplantısı öncesinde Doğu Akdeniz’deki varlığı krize dönen Oruç Reis sismik araştırma gemisinin toplantılara bir gün kala tartışma konusu alandan ayrıldığı açıklandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, 30 Kasım duyurusuyla Oruç Reis’in Antalya limanına döndüğünü açıkladı. Oruç Reis’in NATO toplantısından hemen önce geri çekilmesi sadece 1-2 Aralık’taki NATO
Akdeniz’de çok sıcak saatler Geçtiğimiz günlerde Arkas Denizcilik ve Nakliyat şirketine ait Roseline-A adlı Türk bandıralı şilep, açık denizde Avrupa Birliği (AB) güçlerinin tacizine maruz kaldı. “Tacizi” sözcüğü tesadüfen değil, bilerek kullanılmakta çünkü şilebin ait olduğu şirket, muhtemelen Doğu Akdeniz’in en muteber taşımacılık kuruluşlarının başında geliyor. Libya’ya giden geminin konşimentosu, yani hamulesinin ayrıntılarında hiçbir yasak
Demokrasi çağdaş eşitlikçi bir topluma inanmış herkesin teorik olarak tartışmasız kabul ettiği bir yönetim biçimi. Son iki yüz küsur yıldır dünyanın her yerinde daha iyi bir toplum isteyenler, özleyenleri hareket geçiren bir ideal. Ama son zamanlarda demokraside ciddi sorunlar yaşanmaya başlandı Türkiye’de ve birçok ülkede.Meselenin ne olduğu anlamak ve kaynağına inmek için 2500 yıl kadar
Bir yol bulup Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yı FETÖ’ye ya da PKK’ya destekçidir diye ya da Soros’çudur, ne bileyim ulusalcıdır diye hapse atmak mümkün olsaydı belki işler daha kolay olurdu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın seçim rüşveti olduğu apaçık desteklerle 11 Ekim cumhurbaşkanlığı seçiminde arkasında durduğu Başbakan Ersin Tatar belki daha iyi sonuç alırdı. Belki