İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, altı muhalefet partisinin önümüzdeki seçimlerde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AK Parti MHP ittifakına karşı bir cephe oluşturmak amacıyla bir araya gelerek kurduğu Altılı Masa ittifakından ayrıldıklarını duyurdu. Partisinin Genel İdare Kurulu toplantısının ardından 3 Mart’ta açıklama yapan Akşener, “Dün itibariyle altılı masa millet iradesini kararlarına yansıtma kabiliyetini kaybetmiştir, milletimizin
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 1 Mart’ta seçim tarihi olarak 14 Mayıs’ı yinelemesi ardından gözler 2 Mart’ta Altılı Masanın yapacağı toplantıya çevrilmişti. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu bir süredir İYİ Parti lideri Meral Akşener’in artık adayı konuşma zamanı geldiği çağrısını sonunda kabul etmiş, 2 Mart’ta görüşebileceklerini söylemişti. Ama karar o gün açıklanmayabilir, sonraya kalabilirdi. Toplantının zor geçeceği belliydi.
Anayasa’nın 79. Maddesinin 3. Fıkrası gereğince “Yüksek Seçim Kurulu (YSK) yedi asıl ve dört yedek üyeden oluşur. Üyelerin altısı Yargıtay, beşi Danıştay Genel Kurullarınca kendi üyeleri arasından üye tamsayılarının salt çoğunluğunun gizli oyu ile seçilir.” 79. Maddenin 4. Fıkrası “Yüksek Seçim Kuruluna Yargıtay ve Danıştay’dan seçilmiş üyeler arasından ad çekme ile ikişer yedek üye ayrılır.
Altılı Masa’yı oluşturan altı muhalefet partisinin liderleri Saadet Partisi lider Temel Karamollaoğlu’nun evsahipliğinde 2 Mart’ta bir araya geldi. Toplantının ardından altı liderin imasıyla yayınlanan yazılı açıklamada, bir sonraki toplantının 6 Mart’ta yapılmasına karar verildiği belirtilerek cumhurbaşkanlığı adayı ve geçiş sürecinin yol haritası konusunda “ortak bir anlayışa ulaşıldığı” ifade edildi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Millet İttifakını
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, Deprem Seferberlik Planı, uzmanlarının anlatımıyla, “gerçek beka sorunu depremdir” yaklaşımıyla 1 Mart’ta düzenlenen etkinlikle açıklandı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, sözü uzmanlarına bırakmadan önce, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin imar-rant-siyaset düzeninin bütünüyle dışında olduğunu, bu sebeple deprem konusunda en ileri, en cesur adımları atabilecek konumda olduklarını ve deprem dirençli İstanbul için seferberlik başlattıklarını, söyledi. Bence
1999 Depremi’nin üzerinden daha çeyrek asır bile geçmeden, nasıl bir başarıyla her şeyi “unuttuğumuz” galiba yaşadığımız felaketin en büyük dersi olacak. Görünüş o ki neredeyse hiçbir sonuç çıkartmamışız. Onbir ili etkileyen 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremleriyle aynı acıları misliyle tekrar yaşadık. Dünya aradan geçen süre içinde çok büyük değişikliklere tanık oldu. Örneğin, Gölcük Depremi’nde daha
1965 yılında hemen yerel seçimler öncesinde Betsy Kasırgası ABD’nin Florida eyaletini vurur. Kasırga milyonlarca dolarlık hasar yaratır ve şehrin kasırga hazırlığının yeterliliği konusunda muhalefetin ciddi itirazlarına neden olur. Ancak kasırga halk arasında büyük bir öfkeye yol açsa da oy verme davranışlarında ciddi bir etkiye yol açmaz ve mevcut belediye başkanı seçimleri yeniden kazanır. Yöneticiler nasıl
Deprem siyaseti de sarstı ama herhalde en çok MHP lideri Devlet Bahçeli’nin sinirlerini bozdu. Dün -yine Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la birlikte gittiği- Elbistan’da sıkıntılarını dile getiren depremzedeleri fena azarladı. Hazin, ibret verici bir manzaraydı. Erdoğan’ın seçim kararı arifesindeyken iktidar cephesindeki bu gerginlik eğer acılı depremzedeleri hedef almamış olsa belki anlaşılabilir. Muhalefet cephesinde ise gerilimi düşürmek için
Deprem diplomasisi devam ediyor. Dün (27 Şubat) Mısır Dışişleri Bakanı Semih Şükrü Adana’da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından karşılandı. 2013 darbesiyle kesilen ilişkilerin ardından, on yıldır Türkiye’ye gelen ilk Mısır Dışişleri Bakanı oldu. Aynı gün sabah saatlerinde Ankara’da Macar Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto’yu ağırlayan Çavuşoğlu, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği konusunda deprem öncesi kesilen görüşmelerin